2023 yılı itibariyle Türkiye’de vakıflara vergi muafiyeti tanınmasına ilişkin önemli düzenlemeler yapılmıştır. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yayımlanan “Vakıflara Vergi Muafiyeti Tanınması Hakkında Genel Tebliğ’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ”, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu tebliğ, vakıfların vergi muafiyeti statüsünden nasıl yararlanacaklarını ve hangi harcamaların “amaca yönelik harcama” olarak kabul edileceğini belirlemektedir.
Yapılan düzenlemelere göre, vergi muafiyeti olan vakıfların gelirlerinin en az üçte ikisi, vakıf amaçları doğrultusunda harcanması gerekmektedir. Ayrıca, vakıf amaçlarının dışında gerçekleştirilen yardımlar ve harcamalar, doğal afetler nedeniyle ilan edilen mücbir sebep hallerinde, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın onayıyla “amaca yönelik harcama” olarak kabul edilecektir. Bu uygulama, özellikle 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerde vergi muafiyeti tanınan vakıfların yapacağı harcamalar için geçici bir düzenleme olarak başlatılmıştı; fakat şimdi bu düzenleme sürekli hale getirilmiştir.
Buna ek olarak, vakıflara vergi muafiyeti tanınması için aranan şartların hangi süre boyunca geçerli olacağı da netleştirilmiştir. Vergi muafiyeti statüsünü devam ettiren vakıfların, bu sürede aranacak şartların, muafiyet süresince göz önünde bulundurulmayacağı belirtilmektedir. Bu düzenleme ile daha önce var olan belirsizliklerin ortadan kaldırılması hedeflenmektedir.
GEÇİCİ GELİRLER 5 YIL ÖZEL BİR HESAPTA İZLENECEK
Bir diğer önemli düzenleme ise, devlet üniversitelerinin desteklenmesi amacıyla kurulan vakıflara yönelik olmuştur. Bu vakıfların, vergi muafiyeti statüsünde yer alan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediklerinin tespiti, bağımsız yeminli mali müşavirler tarafından yapılacaktır. Bu incelemenin detayları ise mali müşavirler tarafından hazırlanan raporlarda yer alacaktır.
Vergi muafiyeti olan vakıfların normal gelirleri dışında elde ettikleri geçici gelirler üzerinde de belirli düzenlemeler getirilmiştir. Bu geçici gelirlerin, belirli bir limitin aşılması durumunda beş yıl boyunca özel bir hesapta izlenmesi gerekecektir. Bu süre zarfında, elde edilen tutarın amaca yönelik harcanması veya gelir getirici mal varlığının artması amacıyla gayrimenkul ve iştirak hissesi alımı gibi yatırım harcamaları gerçekleştirilebilecektir.
Sonuç olarak, bu yeni düzenlemeler ile vakıfların şeffaflıkları artırılmakta ve topluma olan katkıları güvence altına alınmaktadır. Böylece, vergi muafiyeti tanınan vakıfların nasıl harcama yapacakları ve bu harcamaların nasıl denetleneceği konusunda daha net bir çerçeve ortaya konulmuştur. Vergi muafiyeti olan vakıfların, mali yönetimlerinin daha etkin ve verimli hale gelmesi beklenmektedir.