Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’daki ilk tam günü, tahvil piyasasında beklenen olumsuz gelişmelerin aksine oldukça olumlu geçti. Bu süreçte, ABD devlet tahvilleri önemli bir yükseliş sergileyerek, tahvil getirileri yılın en düşük seviyelerine geriledi. Özellikle Trump’ın “Amerika’yı önceleyen” politikalarını hayata geçirmek amacıyla imzaladığı bir dizi kararname, iş dünyasında memnuniyetle karşılandı. Ancak, bu durum tarife açıklamaları nedeniyle tahvil piyasalarında bir miktar olumsuz etki yaratabilirdi; fakat ilk etapta tahvil piyasalarını olumsuz yönde etkilemediği görüldü.
Bir diğer dikkat çeken gelişme ise petrol fiyatlarının düşüşü oldu. Bu düşüş, enflasyon endişelerinin azalmasına katkıda bulunarak, tahvil getirilerinin birçok vade diliminde aşağı yönlü hareket etmesine sebep oldu. Trump’ın tarihsel olarak başkanlık yemin töreni öncesi ortaya çıkan bütçe açığı endişeleri, 30 yıllık tahvil getirisini yüzde 5’e kadar yükseltmişken, bu oran Salı günü altı baz puanlık bir düşüşle yüzde 4,80’e geriledi.
Finans alanında önemli yorumlarıyla tanınan Mischler Financial Group Genel Müdürü Glen Capelo, Trump’ın tahvil piyasalarını etkileyecek açıklamalar yapacağına dikkat çekti. Capelo, “Trump, Trump olacak ve piyasaları kızdıran açıklamalar yapacak. Ancak günün sonunda Trump bir iş adamıdır ve düşük faizleri anlıyor. Bu nedenle faiz oranlarının daha yüksek değil, daha düşük olacağından eminim” ifadelerini kullanarak Trump’ın tahvil piyasaları üzerindeki olası olumlu etkisine işaret etti.
Capelo, aynı zamanda Hazine Bakanı olarak Scott Bessent’ın seçilmesinin ve tarifelerin kademeli bir şekilde uygulanmasının, tahvil getirilerini desteklemeye devam edeceğini düşündüğünü belirtti. Bu durum, tahvil yatırımcıları için ek bir güvence sağlarken, Trump yönetiminin mali politikalarının tahvil piyasalarındaki dalgalanmaları nasıl etkileyebileceği konusunda da ipuçları sunuyor. Dahası, tahvil piyasalarının Trump’tan beklentileri açısından, Başkan’ın iş dünyasına yönelik açıklamaları ve kararlarının önem taşıdığı açıktır.
Özetle, Donald Trump’ın başkanlık sürecinin başlangıcı, tahvil piyasalarında korkulan senaryoların aksine, yatırımcılar için olumlu bir atmosfer yaratmış gözüküyor. İmzalanan belgeler ve ortaya konan politikalar, daha geniş anlamda finansal piyasalarda sağlam bir etki yaratmaya devam edebilir. Özellikle enflasyon, faiz oranları ve bütçe açığı gibi konular, ilerleyen günlerde tahvil piyasalarının seyrini belirleyen başlıca etkenler arasında yer alacaktır. Bu noktada, Trump yönetiminin alacağı kararlar ve açıklamalar, yatırımcılar için kritik öneme sahip olacaktır.