Teknolojinin günümüzdeki yeri, hayatımızın her alanını kapsamaktadır. Her yaştan insan akıllı cihazlara yakınlık duyarak onlardan ayrılmaz hale gelmiştir. Ancak teknoloji bağımlılığı, mevcut bazı sağlık sorunlarının artmasının yanı sıra yeni rahatsızlıkların da ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Mudanya Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Kahraman Güler, bu konu hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Dr. Güler, akıllı cihazlarla uzun süreli etkileşimin sonuçları hakkında bilgi verdi. Akıllı telefon bağımlılığının, günümüzdeki en tehlikeli bağımlılık türleri arasında yer aldığını ifade etti. Kendisi, “Dijital bağımlılık; bireylerin kişisel ilişkilerinde zayıflamalara, uyku problemlerine, yaşam kalitesinin düşmesine, sosyal anksiyete ve izolasyona, dikkat dağınıklığına ve sanal kimlik sorunlarına yol açar” şeklinde konuştu.
Bireylerin aşırı teknolojik maruziyetinin melatonin üretimini olumsuz etkilediğini ve bu durumun uyku düzenini bozduğunu ortaya koydu. Dr. Güler, üniversite ve lise öğrencileri ile çok daha küçük yaş gruplarındaki bireylerin bu tür şikayetlerle daha fazla başvuruda bulunduğunu aktardı. Buna karşın, yetişkinlerde de az sayıda olsa da benzer bir artış gözlemlenmektedir.
Teknoloji bağımlılığı ile mücadele eden bireylerin durumu fark etmeye başladığını belirten Güler, ilginç ve yeni hastalıkların da ortaya çıktığını söyledi. “Bu sorunların temelinde anksiyete ve obsesif kompulsif bozukluk gibi ciddi psikolojik rahatsızlıklar yatıyor. Belirtiler ortamdan ortama değişiklik gösterebiliyor” dedi.
Bireylerin karşılaştıkları problemleri tanımlayıp sosyal hayata katılım için gerekli faaliyetlerde bulunmaları gerektiğinin altını çizen Güler, bu tür sorunlarla ilgili konuşacak insanlarla iletişim kurmanın önemine dikkat çekti. Bu tür adımlar atılmadığı takdirde psikolojik destek almanın gerekliliği üzerinde durdu.