Suriye’nin başkenti Şam’da, Esad rejiminin yürüttüğü saldırılar sonucu büyük bir yıkıma uğrayan Tadomon Mahallesi, günümüzde korkunç bir geçmişin izlerini taşımaktadır. Bu mahallenin, Esad rejiminin gerçekleştirdiği saldırıları takip eden uzun yıllar boyunca enkaza dönüşmesi ve insan kemiklerinin çıkması, derin bir trajedinin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. 2013 yılında istihbarat görevlisi Emced Yusuf’un, gözleri bağlanarak öldürülen 41 sivilden biri olan bu mahallede, rejim güçleri tarafından öldürülen sivillerin kemikleri binaların altından çıkarılmaktadır. Tadomon sakinleri, bu kemikleri torbalara koyarak DNA eşleşmeleri için korumaktadır.
“Her Sokakta Yeraltında Cesetler Bulabilirsiniz”
Tadomon Mahallesi’nde her sokakta yerin altından insan cesetlerinin çıkıp çıkmadığını görebileceğinizi ifade eden Enes Sueydani, “Burası, Emced Yusuf’un öldürdüğü insanların toplu mezarlarının bulunduğu bir alan. Daha önce buraya girebilmemiz mümkün değildi ve burada neler olduğunu bilmiyorduk. İnsanları dışarıdan getirip burada öldürdüklerini anlatıyorlardı. Belki organlarını parayla satıyorlardı, bu konuda hiçbir fikrimiz yok. Şu gördüğünüz yerlerde bile kaç tane ceset bulundu. Yerin altından en azından Emced Yusuf’un öldürdüğü 40 kişinin cesedi çıkmıştı. Her sokakta yerin altında cesetler bulabilirsiniz. Tadomon’da toplamda 10 binden fazla insanın cesedi yerin altında yatıyor olabilir” şeklinde konuşmaktadır.
“İnsanları Öldürüp, Çukura Gömüyorlardı ve Ateşe Verip Yakıyorlardı”
Mahalledeki çukurlara dair bilgi veren Favaz Muhammed, “Burası Türkmen sokağıydı. Tüm insanlar bu çukurların içinde gömülü. Bu çukurlarda toplamda 250 Türkmen öldürüldü. Küçük, büyük, bebek… Kim varsa, hepsi öldürülüp çukurların içinde gömüldü. İnsanları öldürdükten sonra çukura gömüyorlardı ve ardından ateşle yakıyorlardı” ifadelerini kullanmaktadır. Bu çukur ve gömülerin, şehrin karanlık bir geçmişinin öyküsünü anlattığı söylenebilir.
Esad rejiminin bu vahşetteki suçları ve insanlık hali, uluslararası arenada sıkça tartışılmakta, Suriye’de yaşanan dram ve kayıplar insanlık vicdanını yaralamaktadır. İnsan hakları ihlalleri ve savaş suçları açısından ciddi bir hesap verme mekanizması olmaksızın, Anadolu’nun yanı sıra dünyanın dört bir yanındaki ülkelerden gelen insan hakları savunucuları, bu trajik durumu gündemde tutmaya çalışmaktadır. Bu anlamda, Tadomon Mahallesi’nin yaşadığı yaralar, sadece yerel değil küresel bir duyarlılık gerektirmektedir.
Sonuç olarak, Suriye’nin Tadomon Mahallesi, kanlı bir geçmişin ve devam eden acılardan bir bölümü temsil ederken, burada yaşananlar tüm dünya için bir utanç kaynağıdır. Geçmişle yüzleşme ve sorumluluk alma adına uluslararası toplumun The Tadomon’daki insanlık suçlarının araştırılması ve faillerin cezalandırılması için harekete geçmesi gerekmektedir.