Ulusal Süt Konseyi (USK), Türkiye’de çiğ süt fiyatlarına yönelik önemli bir güncelleme gerçekleştirdi. Konsey, çiğ süt tavsiye fiyatını 14,65 TL’den 17,15 TL’ye revize ederek yüzde 17’lik bir artış uyguladı. Bu yeni tarife, üreticilerin ekonomik koşullarını göz önünde bulundurarak hazırlanmış olup, 1 Ocak 2025’ten itibaren geçerli olacak.
Yeni belirlenen çiğ süt tavsiye fiyatı, özellikle yüzde 3,6 yağ ve yüzde 3,2 protein içerikli çiğ inek sütü için geçerli olacak. Bu revizyon, Türkiye’deki süt üreticilerini yakından ilgilendiriyor ve sektördeki fiyat dengesizliğini düzeltmeyi amaçlıyor. Çiğ süt üreticileri, bu yeni fiyatlandırma ile gelirlerini artırmayı umuyor.
USK’nın duyurusuna göre, çiğ süt fiyatlarının artışı sadece satış fiyatını etkilemekle kalmayacak; aynı zamanda üreticilerin soğutma, nakliye ve diğer cari giderlerini de etkileyebilir. Eğer üreticiler, bu giderleri kendi bütçelerinden karşılamayı tercih ederlerse, ek bir ödeme talep edilebilecek. Yağ ve protein oranlarındaki her bir 0,1’lik değişim için de 25 kuruşluk bir fiyat farkı uygulanacağı belirtildi. Bu durum, üreticilere esneklik sağlayarak, süt fiyatlarının belirlenmesinde daha adil bir yaklaşım sunmayı amaçlıyor.
Daha önce alınan kararlar çerçevesinde, çiğ süt tavsiye fiyatları düzenli aralıklarla, yani üç aylık periyotlarla yeniden değerlendirilecek. Bu sık sık yenilenen fiyatlar sayesinde, piyasa koşulları ve üretim maliyetlerindeki değişiklikler göz önüne alınarak, süt üreticilerinin gelir dengelerinin korunmasına katkı sağlanması hedefleniyor.
Tüm bu gelişmeler, süt sektörünün dinamik yapısını ve sürekli değişen piyasa koşullarını gözler önüne seriyor. Gıda fiyatlarındaki genel artış ve artan üretim maliyetleri, süt fiyatlarının belirlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Böylece, Ulusal Süt Konseyi’nin fiyat revizyonu, üreticilerin sürdürülebilirliğini desteklemek adına bir adım olarak değerlendirilebilir.
Sonuç olarak, çiğ süt tavsiye fiyatındaki bu artış, Türkiye’deki süt üretim ve tüketim dinamiklerine yenilikler getirecek ve uzun vadede sektörün gelişimine katkıda bulunacaktır. Ulusal Süt Konseyi’nin bu tür düzenlemelerle sektörle ilgili daha sağlıklı bir yapı oluşturması ve üreticilere fayda sağlaması öncelikli hedef olmalıdır.
