Bursa AFSİAD (Bursa Anadolu Fikir Sanat ve İş Dünyası Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı İlker Duran, Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıların geri dönüşü ile birlikte ortaya çıkabilecek iş gücü boşluğuna dikkat çekti. Duran, bu boşluğun işletmeler üzerinde yaratacağı olumsuz etkilerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Duran, “Ülkemizdeki işletmelerimizi bekleyen bu soruna karşı, ekonomi alanındaki ilgili kurum ve kuruluşlar, gerekli tedbirleri almalıdır” ifadelerini kullandı.
Duran’ın açıklamaları, Türkiye’nin içinden geçtiği zorlu süreçlerde, Suriyeli sığınmacıların varlığının iş gücü piyasasındaki etkilerini ele alıyor. Söz konusu iş gücü kaybının yalnızca büyük değil, aynı zamanda küçük ve orta ölçekli işletmeleri de derinden etkileme potansiyeli taşıdığına dikkat çekmekte. Türkiye genelinde birçok işletme, Suriyeli sığınmacıların çalışmaları ile iş gücü ihtiyacını karşılıyor ve bu durum, hem yerel ekonomiye katkı sağlıyor hem de işgücü sorununu hafifletiyor.
Suriyeli sığınmacıların geri dönüş süreçlerinin hızlanmasıyla, işletmelerin iş gücü açığını kapatmada zorlanabileceği öngörülüyor. Duran, bu durumun çeşitli sektörlerde yaratacağı etkiyi de göz önünde bulundurarak, özellikle inşaat, tarım ve hizmet sektörlerinde çalışan sığınmacıların yerine yenilerinin bulmanın zor olabileceğini belirtti. İşletmelerin bu zorluğun üstesinden gelebilmesi için geçici işçi alımına yönelik düzenlemeler ve teşviklerin devreye sokulması gerektiği düşünülüyor.
Elde edilen verilere göre, Türkiye’de yaklaşık 3,5 milyon Suriyeli sığınmacı bulunuyor. Bu sığınmacılar, Türkiye ekonomisinde önemli bir yer tutarak hem kendi yaşamlarını sürdürmekte hem de yerel iş gücü ile entegre olmaktadır. Ancak dönüş süreçlerinin hızlanması ile birlikte, bu iş gücü kaynağının kaybolması, gıda, inşaat ve hizmet sektörlerinde ciddi sıkıntılara yol açabilir. Duran, bu konunun, sadece işletmeler için değil, aynı zamanda Türk ekonomisi için de kritik öneme sahip olduğunun altını çizdi.
İlker Duran’ın açıklamaları, ekonomi alanındaki ilgili kurum ve kuruluşların durumu ele alması, gerekli adımları atması ve önlemler geliştirmesi gerektiğini ifade etmekte. Bu sayede, Türkiye’nin iş gücü piyasasında istikrarı sağlamak ve işletmelerin sürdürülebilirliğini artırmak mümkün olabilecek. Duran, iş gücü boşluğunun giderilmesine yönelik alınacak tedbirlerin, hem yerli iş gücünün korunmasına hem de Türkiye’nin ekonomik büyümesine katkı sağlayacağına inandığını belirtti.
Sonuç olarak, Suriyeli sığınmacıların Türkiye’deki iş gücü üzerindeki etkileri, yakın gelecekte daha da fazla hissedilmeye başlanacak gibi görünüyor. Bu nedenle, ilgili tarafların durum analizi yaparak proaktif tedbirler alması, iş gücü kaybını minimum seviyeye indirmek için hayati önem taşımaktadır. İlker Duran’ın bu konudaki uyarıları, hem işletmeler hem de ekonominin genel durumu açısından dikkate alınması gereken önemli bir noktadır.