Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:
1924 yılında Isparta İslamköy’de başlayan yaşamı boyunca Süleyman Demirel, Türk siyaset dünyasında 30 yıl boyunca etkili bir lider olarak varlığını sürdürmüştür. Demirel, 1964-1980 yılları arasında Adalet Partisi Genel Başkanı olarak görev yapmış, daha sonra 1987-1993 yılları arasında da Doğru Yol Partisi Genel Başkanlığı yapmıştır. 1965’te başladığı siyasi kariyerinde, 1993 yılına kadar 7 farklı hükümette yaklaşık 10 yıl 5 ay Başbakanlık yapmış ve 1993-2000 yılları arasında Türkiye’nin 9. Cumhurbaşkanı olarak ülkeye liderlik ederek önemli bir rol üstlenmiştir.
Süleyman Demirel, 1 Aralık Pazar günü İstanbul’da gerçekleştirilecek olan anlamlı bir panel ile anılacaktır. Ülke Politikaları Vakfı tarafından düzenlenen bu etkinlikte, Süleyman Demirel 100 Yaşında adıyla anılan panelde konuşmacılardan biri de, siyaset hayatında Demirel’in kader arkadaşlarından biri olan Cavit Çağlardır.
Panelin moderatörlüğünü yapacak olan Hamdi Üçpınarlar, Bursa’dan yetişen bir siyasidir. Etkinliğin diğer konuşmacıları ise; Hüsamettin Cindoruk, Hikmet Çetin, Ali Naili Erdem, Prof. Dr. Mehmet Haberal ve Türk tarihçisi İlber Ortaylı olacaktır. Panelin açılışında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da bir konuşma gerçekleştirecektir.
Yörük dünyasındaki çalışmalarını Çağlar’a anlattı
Dinçer Akyel, kentin kültürel mirası için önemli projeler üzerinde çalışmalar yürütmektedir. Yıllardır, arkadaşlarıyla birlikte her pazar sabahı Ulucami‘de çorba dağıtarak halka yardım etmektedir. Ayrıca, Osman Gazi ve Orhan Gazi türbelerinde ile Emir Sultan’da çeşitli özel etkinlikler düzenlemektedir.
Osmangazi Yörük Türkmen Dernekleri Başkanı Dinçer Akyel, yörük kültürü üzerine yaptığı çalışmalardan bahsetmek üzere Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar ile de bir görüşme gerçekleştirmiştir. Akyel’in bu tür faaliyetleri, hem tarihsel hem de kültürel bağlamda genç nesillere aktarılarak, yerel kültüre sahip çıkma çabasının önemli bir yansımasıdır.
Bu etkinlikler ve anmalar, hem Demirel’in liderlik karakterini yüceltmekte hem de yörük kültürünün günümüzdeki yerini ve önemini vurgulamaktadır. Türkiye’nin siyasal tarihindeki bu tür çalışmaların bilinci, yeni nesillere aktarılarak, ülkenin kültürel hafızasına değer katılmaktadır.