İsveç’in başkenti Stockholm’de, 4 Ocak 2025 tarihinde, yüzlerce kişi İsrail’in Gazze’ye gerçekleştirdiği saldırıları protesto etmek amacıyla bir araya geldi. Bu protesto gösterisi, özellikle İsrail’in son zamanlarda yoğunlaşan hava saldırıları ve askeri operasyonları karşısında duyulan derin endişeleri dile getirmek için düzenlendi.
Gösteri, Stockholm’ün Odenplan bölgesinde toplandı. Protestocular, İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırılarına derhal son verilmesi çağrısında bulundu. Ayrıca, bölgede yaşanan insani kriz nedeniyle acil ateşkesin ilan edilmesini ve insani yardım malzemelerinin Gazze’ye ulaşmasını talep ettiler. Bu talepler, uluslararası insan hakları ve insani yardım standartları bağlamında son derece önemli bir konuyu gündeme getirdiği için katılımcılar tarafından sıkça dile getirildi.
Göstericiler, birçok pankartla dikkat çekti. “Gazze’de çocuklar öldürülüyor”, “Okullar ve hastaneler bombalanıyor”, “Soykırımı durdurun” ve “Sonsuza kadar Filistin” gibi ifadelerle donatılmış pankartlar taşındı. Bu pankartlar, olayın uluslararası boyutunu ve sivillere yönelik yaşanan insanlık dramını gözler önüne serdi. Protestonun ruhu, Filistin halkının yaşadığı acılara ve zorluklara karşı duyulan derin empatisi ile doluydu.
Etkinliğe katılan İsveçli aktivist Aliki Harvey, gösterinin amacını ve önemini vurguladı. AA muhabirine yaptığı açıklamada, “İsrail’in hedefinin büyük İsrail olduğunu ve bunu durdurmak için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz” dedi. Bu sözler, göstericilerin yalnızca bir cinsiyet ve etnik köken ayrımcılığından neşet eden bir protesto yapmadığını, aynı zamanda uluslararası sınırları aşan bir adalet arayışında olduklarını gösteriyor.
Katılımcılar, Dışişleri Bakanlığının önüne yürüyerek, protestolarının uluslararası siyasete olan etkisini artırmayı hedeflediler. Burada, İsveç hükümeti ve diğer ülkelerin bu konuya olan ilgisinin artırılması gerektiğini savundular. Göstericiler, diplomatik çabaların ve uluslararası topluma düşen sorumlulukların yanı sıra, sivillere yönelik yaşanan olayların durdurulmasına yönelik bazı somut adımlar atılması gerektiğini dile getirdiler.
Protesto, Stockholm’de birçok farklı etnik ve sosyal gruptan insanların bir araya gelerek ortak bir amaç doğrultusunda hareket ettiklerini gösterdi. Bu durum, toplumsal dayanışmanın ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle gençlerin, sosyal medya ve diğer iletişim araçları sayesinde bu tür olayları daha hızlı bir şekilde organize edebilmesi, küresel bir dayanışma niyeti oluşturdu.
Sonuç olarak, İsveç’te düzenlenen bu gösteri, Gazze’deki durumu gündeme getirmek ve uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla gerçekleştirildi. Katılımcılar, barış ve adaletin sağlanması adına seslerini duyurmak için bir araya gelerek, büyük bir toplumsal hareketin parçası oldular.
