Türkiye’nin örtü altı üretim merkezi olan Antalya, son günlerde yaşanan olumsuz hava koşulları nedeniyle ciddi bir sorunla karşı karşıya. Hava sıcaklıklarının aniden düşmesi, beklenmedik yağışlar, sel olayları ve kuvvetli fırtınalar, bu bölgede üretilen tarım ürünlerinde önemli bir düşüşe yol açtı. Özellikle örtü altı sebze ve meyve yetiştiriciliği yapılan alanlarda rekolteledi meydana gelen azalma, çiftçilerin ve tüketicilerin mağduriyetine neden oldu.
Yaşanan bu olumsuz hava şartları, Antalya’nın tarımsal üretiminde büyük rol oynayan örtü altı alanlarını da olumsuz etkiledi. Çiftçiler, tüm yıl boyunca emek verdikleri ürünlerin olgunlaşma dönemine girmesine rağmen, bu süreçteki iklimsel değişiklikler neticesinde beklentilerinin çok altında bir rekolte ile karşılaştılar. Bu durum, sadece ürün miktarının azalmasıyla kalmayıp, aynı zamanda fiyatların yükselmesine de zemin hazırladı.
Örneğin, bazı ürünlerin fiyatları piyasa koşullarında iki katına çıkarken, iklim değişikliği ve hava koşullarının etkisiyle birlikte hali hazırda rekolte miktarı da neredeyse yarı yarıya azalmış durumda. Bu fiyat artışları, hem marketlerde hem de pazarlarda hissedilmeye başlandı. Tüketicilerin bu aşamada karşılaştıkları sorunlar, bütçelerinde ekstra bir yük oluşturdu. Ekonomik olarak da zor günler geçiren aileler, temel gıda maddelerine erişim konusunda zorluk yaşayabilir hale geldi.
Antalya’daki üretim merkezlerinden gelen veriler, düşük rekolte ve yüksek fiyatların hem yerel hem de ulusal ölçekte etkili olduğunu gösteriyor. Özellikle sebze fiyatlarındaki artış, yaz aylarının sonlarına yaklaşıldığında ve kış sezonunun başlangıcında daha belirgin hale gelmeye başladı. Yetersiz ürün arzı ise gıda maddeleri, özellikle sebzelerin fiyatlarını doğrudan etkiliyor. Bu durum, tüccarların ve ürün dağıtıcılarının elindeki masrafları da artırarak, halkın karşısına daha yüksek fiyatlarla çıkmasına neden oluyor.
Özetle, Antalya’da meydana gelen aşırı hava koşulları nedeniyle örtü altı tarım ürünlerinde büyük bir rekolte kaybı yaşanmakta. En önemlisi, bu kaybın sonucu olarak fiyatlar da talep dengesinin bozulmasıyla artış göstermiş durumda. Hem çiftçiler hem de tüketiciler bu süreçten olumsuz etkilenirken, tarım sektöründe sürdürülebilirliğin sağlanması için gerekli önlemlerin bir an önce alınması ihtiyaç duyuluyor. Gıda fiyatlarındaki bu artışlar gelecekte de devam ederse, bunun halk sağlığı ve gıda güvenliği açısından ciddi sonuçlar doğurması mümkün görünmekte.
