Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından açıklanan verilere göre, Şubat 2024 ayında onaylanan sanayi kapasite raporu sayısı, yıllık bazda önemli bir düşüş göstererek 4 bin 432’ye geriledi. Bu durum, geçen yılın aynı dönemine göre %4 oranında bir azalış anlamına geliyor. Şubat ayında onaylanan rapor sayısında 187 adet düşüş yaşanması, sanayi sektöründeki daralmanın bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
TOBB tarafından yayımlanan sanayi kapasite raporu, Türkiye’nin sanayi üretim kapasitesine dair önemli bilgiler sunarak, sanayicilere ve yatırımcılara yön vermekte. Ancak bu verilerin yıllık bazda düşmesi, sanayi sektörünün karşı karşıya olduğu zorlukları da gözler önüne seriyor. Bu azalışın arka planında, global ekonomik dalgalanmalar, iç piyasadaki talep azalışı ve olumsuz ekonomik koşulların etkili olduğu düşünülüyor.
TOBB’un Sanayi Veri Tabanı’nda bulunan aktif kapasite raporlarının toplam sayısı da dikkat çekici bir düşüş yaşadı. Şubat 2024’te 96 bin 838 olan aktif rapor sayısı, geçtiğimiz ayda %2,9 azalarak 94 bin 62’ye gerilemiş durumda. Bu yine, sanayi sektöründeki kapasite kullanımının azaldığını ve yatırımların duraklama aşamasına girdiğini göstermektedir.
Şubat ayı itibarıyla, sanayi çalışan sayısında da önemli bir düşüş gözlemlendi. Geçen yılın aynı ayına göre %24 oranında bir azalma ile sanayide çalışan sayısı, 3 milyon 37 bin 720 kişiye düştü. Bu durum, sektörün istihdam üzerindeki olumsuz etkisini yansıtmakta ve işgücü piyasasının da daraldığını göstermektedir. İstihdamdaki bu düşüş, sanayi sektörünün büyüme ve gelişme potansiyelini tehdit eden bir diğer unsur olarak öne çıkmaktadır.
Sanayi sektörü, ekonomi için stratejik bir öneme sahip olmasına rağmen, yaşanan bu düşüşler, hem üretim hem de istihdam alanlarında zorlukların baş göstermesine neden olmaktadır. Uzmanlar, bu durumu aşmak için etkili politikaların geliştirilmesi gerektiğini vurguluyorlar. Yatırımcıların güveninin artırılması, iç pazarın desteklenmesi ve sanayi inovasyonunun teşvik edilmesi, öncelikli olarak gündeme alınması gereken başlıklar arasında yer alıyor.
Sonuç olarak, Türkiye’nin sanayi kapasite raporları verileri, sektördeki uygulamaların ve piyasa koşullarının değerlendirilmesi açısından önem arz eden bir gösterge olarak karşımıza çıkmaktadır. Sürekli değişen ekonomik belirsizlikler ve bu belirsizliklerin etkileri, sanayi sektöründeki büyüme ve gelişmeyi tehdit eden faktörler olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle, ilgili kurumların ve işletmelerin, sanayi alanındaki sorunları çözmek için işbirliği içerisinde hareket etmeleri, gelecekte daha sürdürülebilir bir sanayi yapısının oluşturulmasına olanak sağlayabilir.
