Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) hakkında sert eleştirilerde bulundu. Arıkan, TÜİK’in enflasyon verilerini kasıtlı olarak düşük gösterdiğini öne sürdü. Bu durum, ülke genelinde yaşanan ekonomik zorlukların ve yüksek enflasyon oranlarının göz ardı edilmesi olarak değerlendiriliyor.
Mahmut Arıkan, yaptığı açıklamalarda, vatandaşların günlük yaşamında hissettiği yaşam pahalılığının TÜİK’in açıkladığı rakamlarla örtüşmediğini ifade etti. Özellikle gıda, enerji ve temel tüketim maddelerinin fiyatlarındaki artışların, resmi enflasyon verileriyle kıyaslandığında büyük bir çelişki oluşturduğunu belirtti. Bu durumun, toplumda güvensizlik yarattığını ve hükümetin ekonomik alandaki yönetim ile ilgili sorgulamaların artmasına neden olduğunu vurguladı.
Saadet Partisi Genel Başkanı, halkın gerçek enflasyon oranlarını daha iyi yansıtan alternatif yöntemlerin ve bağımsız araştırmaların yapılması gerektiğini savundu. Arıkan, özellikle asgari ücretli ve dar gelirli vatandaşların karşılaştığı zorluklara dikkat çekerek, bu kesimlerin enflasyon karşısında daha fazla zorlandığını ifade etti. Enflasyonun yalnızca bazı ürün ve hizmetlerde değil, geniş bir yelpazede etkisini gösterdiğini belirtti.
Ayrıca, Arıkan, hükümetin enflasyonu kontrol altına almak için daha etkili ve kapsamlı politikalar üretmesi gerektiğini söyledi. Ekonomik verilerin manipüle edilmesinin sosyal ve politik sonuçları olabileceğini kaydederek, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Bu tür uygulamaların ülkenin ekonomik istikrarı üzerinde olumsuz etkilere yol açabileceğini dile getirdi.
TÜİK’in verileri ile gerçek yaşam arasında oluşan bu uçurum, sadece siyaseten değil, ekonomik olarak da önemli sonuçlar doğurabilir. Arıkan’ın açıklamaları, Türkiye’de enflasyonla mücadelede daha şeffaf bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Bu şekilde, halkın gerçek ekonomik durumu hakkında daha net bir resim elde edilebileceği düşünülüyor.
Sonuç olarak, Mahmut Arıkan’ın TÜİK hakkındaki açıklamaları, ülkenin ekonomik durumu hakkında önemli bir tartışma başlatmış durumda. Saadet Partisi’nin bu tepkisi, yalnızca mevcut verilere karşı değil, aynı zamanda hükümetin ekonomik yönetimi konusunda kamuoyunda oluşan eleştirilerin de bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Ekonomik verilerin doğruluğu ve şeffaflığı, toplumun en önemli beklentileri arasında yer alıyor.