Van ilinde, kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedenine ulaşan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in babası, adalet arayışı için 27 Eylül 2023 tarihinde Diyarbakır Adliyesi önünde açıklamalarda bulundu. Genç kız, yurt yaşamını sürdürdüğü yerden ayrıldığında ailesi ile son iletişimini kurmuştu. Ancak ayrılışının üzerinden geçen zaman zarfında kendisinden bir daha haber alınamadı. Rojin’in cenazesi, 18 gün sonra göl kıyısında bulundu ve bu durum ailesini derin bir acıya boğdu.
Kaybolduğunda Rojin Kabaiş’in ölümüne dair hala birçok sır durmakta. Yapılan otopsi sonuçlarına göre, Rojin’in ölüm nedeni suda boğulma olarak raporlandı. Ancak bu boğulmanın nasıl gerçekleştiği konusu net bir şekilde çözüme kavuşmadı. Ailelerin en büyük merak ettiği sorulardan biri, ölümün intihar mı yoksa dışarıdan bir müdahale sonucu mu gerçekleştiği. Bu durum, olayı daha da gizemli hale getiriyor ve meraklı bakışları üzerine çekiyor.
Baba Nizamettin Kabaiş, kızının intihar etmediğinden emin olduğunu belirterek, adli süreçlerin yeterince ciddiye alınmadığını dile getirdi. Diyarbakır Adliyesi’nin önünde yaptığı açıklamada, kızının ölümü ile ilgili yeterli soruşturmanın yapılmadığını ve olayın aydınlatılmasını talep etti. “Onu katlettiler. Katlettiler Rojin’i” diyerek duygularını ifade eden baba, medya kuruluşlarının konuyu sahiplenmemesini de eleştirdi. Duyduğu acıyı ve çaresizliğini paylaşarak, “Bu kadar televizyon kanalı var, niye kimse gitmiyor? Kapıları açın, kapıları çalın, söyleyin ki bizim kızımıza ne oldu?” sözleriyle dikkat çekti.
Baba Kabaiş, “Kim bu kızın cenazesini buraya bıraktı? Niye sormuyor kimse? Niye gözler kapalı, niye kulaklar tıkalı? Ciğerim yanıyor. Ben kızımı okumaya gönderdim. Hiç kimseden ses çıkmıyor, niye korkuyorsunuz? Üniversiteden korkmayın, yurttan korkmayın. Bu kız da devletin bir evladıydı, okumak istiyordu. Ciğerim gitti bitti” diyerek, ailesinin yaşadığı acıyı ve topluma olan çağrısını dile getirdi. Bu durum, bir öğrencinin hayatına mal olan olayların, kamuoyunu daha çok ilgilendirmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Rojin Kabaiş’in ölümü, sadece aile için değil, toplum için de bir kayıp. Genç yaşta hayata veda eden bir bireyin arkasında bıraktığı sorular ve adalet beklentisi, Türkiye’nin gençlerini nasıl etkilediğinin bir göstergesi. Aileler, gençlerin eğitim süreçleri için gösterdikleri çabaların yanı sıra, aynı zamanda çocuklarının güvenliği hakkında da derin endişeler taşımaktalar. Olayın aydınlatılması, sadece Rojin’in ailesinin değil, aynı zamanda toplumun da adalet arayışını süreklileştirecek bir durum olacaktır.