ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Suriye’deki durumla ilgili olarak terör örgütü PKK/YPG’nin uzantısı olan Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve DEAŞ ile ilgili Türkiye ile sürdürdüğü görüşmeleri sürdürdüğünü duyurdu. Pentagon’un bu açıklaması, bölgedeki güvenlik çıkarlarının korunması ve iletişim hatlarının açık tutulması gerekliliğini vurguladı. Pentagon Sözcüsü Patrick Ryder, düzenlediği günlük basın toplantısında Suriye ile ilgili soruları yanıtladı.
Suriye’nin belli bölgelerindeki PKK/YPG unsurlarının yerli Arap nüfusu tarafından protesto edilmesi konusundaki bir soruya yanıt veren Ryder, Suriye’deki durumun son derece kırılgan olduğunu kabul etti. ABD güçlerinin, DEAŞ’ı yenme misyonu çerçevesinde, özellikle Beşşar Esad rejimi sonrasındaki belirsizlikler ışığında SDG ile yakın bir şekilde çalışmaya devam ettiğini belirtti. “Bu durum, bizim odak noktamız olmaya devam ediyor.” diyerek ABD’nin Suriye’deki yaklaşımının kararlı olduğunu ifade etti.
Ryder, Suriye’deki iç siyasete girmediğini ve SDG adına ya da yerel halkın herhangi bir görüşü hakkında yorum yapmayacağını da sözlerine ekledi. Bu, Pentagon’un Suriye’deki mevcut durumu yönetme biçiminin bir parçası olarak değerlendirilebilir.
Bir gazetecinin DEAŞ terör örgütü ile mücadelede Türkiye ile neden daha fazla işbirliği yapılmadığını sorması üzerine Ryder, “Türkiye çok değerli bir NATO müttefikidir.” ifadesini kullanarak Türkiye’nin önemine vurgu yaptı. ABD’nin, Suriye’deki durum ve DEAŞ gibi bölgesel güvenlik çıkarlarıyla ilgili olarak iletişim hatlarını açık tutmayı sürdürdüğünü belirtti. Bu, ABD ve Türkiye arasındaki işbirliğinin sürdürülmesi ve güçlendirilmesi gerektiğine işaret ediyor.
Ryder, DEAŞ’ı yenme misyonuna yönelik ABD’nin yaklaşımında herhangi bir değişiklik olmadığını, bu konuda Türk mevkidaşları ve diğer bölgesel aktörlerle düzenli görüşmeler gerçekleştirdiklerini ifade etti. Terör örgütü DEAŞ’ın yeniden canlanmamasının, bölgedeki tüm playerler açısından önemli bir çıkar olduğunu vurgulayan Ryder, PKK/YPG unsurlarının bu mücadelede “önemli bir ortak olmaya devam ettiğini” savundu.
Ayrıca, Türkiye sınırına yakın Aynularab (Kobani) bölgesindeki PKK/YPG unsurlarının diğer taraflarla gerçekleştirdiği ateşkes görüşmeleri hakkında bir soru üzerine Ryder, yalnızca gelişmeleri yakından takip ettiklerini ifade etti. Bu durum da ABD’nin bölgedeki dinamikleri izlemek ve gerekli durumlarda müdahale etmek için hazırlıklı olmak istediğini gösteriyor.
Tüm bu açıklamalar, Suriye’deki en karmaşık durumların başında gelen PKK/YPG ve DEAŞ’a yönelik tutumların, ABD’nin stratejik planlamasında ne denli önemli yer tuttuğunu gözler önüne seriyor. Gelecekte bu meselelerin nasıl şekilleneceği, hem bölge ülkeleri hem de uluslararası aktörler açısından kritik bir soru işareti teşkil ediyor.