Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizini 350 baz puan artırarak yüzde 42,5’ten yüzde 46’ya yükseltme kararı aldı. 21 Mart tarihinde yüzde 46’ya çıkarılan gecelik borç verme faiz oranına ise 300 baz puan eklenerek yüzde 49’a ulaşılmıştır.
Uzmanların beklentileri doğrultusunda, politika faizinin sabit tutulması ve Para Politikası Kurulu (PPK) metninin sert bir tonda olması bekleniyordu.
Metinde, enflasyona yönelik endişelerin öne çıktığı belirtiliyor. Nisan ayında temel mal enflasyonunun artacağı tahmin edilirken, yurt içi talebin öngörülenin üzerinde seyretmesi, enflasyon üzerindeki düşürücü etkisinin azaldığı anlamına gelmektedir.
Enflasyonda kalıcı bir düşüş sağlanana ve fiyat istikrarı elde edilene kadar sıkı para politikası duruşunun devam edeceği bir kez daha ifade edildi.
Para Politikası Kurulu metninde şu ifadelere yer verildi:
“Yaşar Fatih Karahan (Başkan), Osman Cevdet Akçay, Elif Haykır Hobikoğlu, Hatice Karahan, Fatma Özkul.”
Kurul, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 42,5’ten yüzde 46’ya çıkarmıştır. Bununla birlikte, Merkez Bankası gecelik vadede borç verme faiz oranı yüzde 46’dan yüzde 49’a, gecelik vadede borçlanma faiz oranı ise yüzde 41’den yüzde 44,5’e yükseltilmiştir.
Mart ayında enflasyonun ana eğilimi gerileme göstermiştir. Aylık temel mal enflasyonunun nisan ayında artacağı, hizmet enflasyonunun ise daha stabil kalacağı öngörülmektedir. Öncü veriler, yurt içi talebin ilk çeyrekte ivme kaybetmesine rağmen öngörülenin üzerinde seyrettiğini ve enflasyon düşürücü etkisinin azaldığını göstermektedir. Küresel ticarette artan korumacı eğilimlerin etkileri, emtia fiyatları ve sermaye akımları üzerinden dezenflasyon sürecine olan olası etkileri yakından izlenmektedir. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları, dezenflasyon süreci açısından risk teşkil etmeye devam etmektedir.
Para politikasındaki kararlılığı; yurt içi talepteki dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerindeki düzeltmeler desteklemektedir. Maliye politikasının artan koordinasyonu da bu sürecin önemli bir parçası olmaktadır. Sıkı para politikası duruşu, enflasyonun kalıcı bir şekilde düşürülmesi ve fiyat istikrarının sağlanması çerçevesinde devam edecektir. Bu bağlamda, politika faizi enflasyon gerçekleşmeleri, ana eğilim ve beklentiler göz önünde bulundurularak belirli bir sıkılığı ortaya koyacak biçimde değerlendirilecektir. Kurul, politika faizine dair alacağı kararları enflasyon görünümüne odaklanarak, ihtiyatlı ve toplantı bazlı bir yaklaşım ile belirleyecektir. Enflasyonda belirgin bir bozulma öngörülmesi halinde para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır.
Finansal piyasalarda yaşanan son gelişmeler doğrultusunda, parasal aktarım mekanizmasını destekleyen ek önlemler derhal hayata geçirilmiştir. Likidite koşulları dikkate alınarak yönetim araçlarının etkili bir şekilde kullanımı sürdürülecektir.
Kurul, para politikası kararlarını parasal sıkılaşmanın zamanında etkilerini gözeterek, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve orta vadede hedeflenen yüzde 5 hedefine ulaşacak parasal ve finansal koşulları sağlamak amacıyla belirleyecektir. Bu çerçevede, tüm para politikası araçları kararlılıkla kullanılacaktır. Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir yaklaşım içinde alacaktır.
Para Politikası Kurulu toplantı özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır.