Küresel piyasalar, ABD’deki yoğun bilanço ve veri gündeminin takip edileceği haftaya olumlu bir başlangıç yaptı.
ABD yönetiminin tarife müzakereleri konusundaki iyimserlik, küresel risk iştahını artırırken, bu hafta açıklanacak büyüme ve istihdam verileri yatırımcıların dikkatini çekiyor.
Geçtiğimiz hafta Cuma günü ABD Başkanı Donald Trump, görevindeki ilk 100 günü ile ilgili Time dergisine verdiği röportajda, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in kendisine bir telefon açtığını ve Pekin ile aktif müzakerelerin yürütüldüğünü ifade etti.
Trump, ülkelerle yürütülen müzakereler doğrultusunda 3 ya da 4 hafta içinde bir anlaşmanın açıklanmasının beklendiğini belirtirken, bir yıl sonra ABD’nin diğer ülkelere yüzde 20 ila yüzde 50 oranında tarife uygulamasını “tam bir zafer” olarak değerlendireceğini dile getirdi.
Başkan Trump ayrıca, Cuma günü yaptığı başka bir açıklamada Çin’den önemli bir şey alınmadığı sürece bu ülkeye uygulanacak gümrük tarifelerini düşürmeyeceklerini ifade etti. Pekin yönetimi ise Trump’ın Çin ile tarife müzakerelerinin sürdüğüne dair iddialarını yine yalanlayarak, Washington’un kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını öne sürdü.
ABD basınında yer alan haberlere göre, ekonomik maliyetlerin belirli sektörler üzerindeki etkisinin ağırlaşması sebebiyle Çin hükümetinin, ABD’den ithalata uygulanan yüzde 125’lik gümrük vergisini bazı ürünler için askıya almayı düşündüğü iddia edildi.
Analistler, tarife müzakerelerine ilişkin çelişkili açıklamaların varlık fiyatlamalarında etkili olduğunu, müzakerelere yönelik somut adımlar atılması durumunda ise risk algısının azalacağını belirtti.
Makroekonomik veri tarafında, ABD’de Michigan Üniversitesi tarafından ölçülen tüketici güven endeksi, Nisan ayında yukarı yönlü revize edilerek 52,2 seviyesine ulaştı. Ancak, endeks, yukarı revizyona rağmen Temmuz 2022’den bu yana en düşük düzeyi kaydetti.
Tüketicilerin kısa ve uzun vadeli enflasyon beklentileri ise 1981 ve 1991 yıllarından bu yana en yüksek seviyelere çıktı.
Analistler, Trump’ın tarife açıklamaları sonrasında istihdam piyasasındaki son durumun da yatırımcıların takibinde olduğunu, bu hafta açıklanacak büyüme ve istihdam verilerinin ekonomik projeksiyonlar üzerinde etkili olabileceğini kaydetti.
Jeopolitik alanda, Hindistan ve Pakistan arasındaki artan gerilim yatırımcılar tarafından dikkatle izleniyor. Hindistan’ın yönetimindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde 22 Nisan’da silahlı kişilerin turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, birçok kişi de yaralanmıştı.
Hindistan, saldırının faillerinin “Pakistan’dan geldiği” iddiasında bulunarak “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, ülkedeki Pakistanlı diplomatı bir hafta içinde sınır dışı etmesini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerini askıya almıştı.
Pakistan ise bu suçlamaları reddederek, Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması” dışında nehirlere yönelik herhangi bir müdahaleyi “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştır.
ABD’de Bilanço Sezonu Yoğunlaşıyor
New York Borsası’nda Cuma günü S&P 500 endeksi yüzde 0,74, Nasdaq endeksi yüzde 1,26 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,05 değer kazandı. Ancak, ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni haftaya negatif bir seyirle başladı.
Kurumsal tarafta, bu hafta boyunca Visa, Coca-Cola, Microsoft, Meta Platforms, Qualcomm, Apple, Amazon, Eli Lilly, Mastercard, McDonald’s, Exxon Mobil ve Chevron gibi sektörlerinde öne çıkan şirketlerin finansal sonuçları izlenecek.
Analistler, yoğunlaşan bilanço sezonu nedeniyle hisse ve sektör bazlı hareketlerin öne çıkabileceğini, finansal sonuçlara dair raporlarda ABD’nin korumacı ticaret politikasının şirketlerin gelecek projeksiyonlarına yansımalarının takip edileceğini dile getirdi.
Yeni haftada ABD tahvillerinde alış ağırlıklı bir seyrin öne çıktığı gözlemlenirken, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi ise düşüşünü 5. işlem gününe taşıyarak yüzde 4,25 seviyesine geriledi. Dolar endeksi ise yatay seyir izleyerek 99,5 seviyesinde dengelendi.
Uzun bir süre ABD’nin korumacı ticaret politikası ve küresel ekonomik belirsizliklerin etkisiyle rekor seviyelerde seyreden altının ons fiyatı, müzakerelere yönelik iyimserlik ve yatırımcıların kar realizasyonu etkisiyle Cuma günü yüzde 1 azalışla 3.319 dolardan günü tamamladı. Yeni haftaya da düşüşle başlayan altının ons fiyatı, şu an itibarıyla yüzde 0,8 düşüşle 3.293 dolardan işlem görüyor.
Brent petrolün varil fiyatı ise yeni haftada yüzde 0,1 artışla 65,9 dolar seviyesinden alıcı buluyor.
Avrupa’da Gözler Rusya-Ukrayna Savaşına Yönelik Barış Girişimlerinde
Avrupa borsalarında, ABD tarifeleriyle ilgili bir anlaşma umuduna dair iyimserlikler doğrultusunda Cuma günü pozitif bir seyir gözlemlenirken, Rusya-Ukrayna Savaşı’na yönelik barış girişimleri de bölgenin gündeminde yer aldı.
Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus için düzenlenen cenaze töreni dolayısıyla birçok devlet başkanı ve temsilcinin hafta sonu Vatikan’da bir araya geldiği belirtildi. Tören öncesi ABD Başkanı Donald Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy bir araya gelerek kısa bir görüşme gerçekleştirdi. Zelenskiy, Trump ile görüşmesinin ardından “tam ve koşulsuz ateşkesin sağlanması ve savaşın tekrarlanmasını önleyecek güvenilir ve kalıcı bir barış” temelinde konuşmalar yaptıklarını aktardı.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Zelenskiy ile gerçekleştirdikleri görüşmeden sonra “müzakere masasında AB’nin desteğine güvenebileceği” mesajını verdi.
Von der Leyen, Avrupa’nın barış arayışında Ukrayna’nın yanında yer alacağını, adil ve kalıcı bir barışa ulaşmak için müzakere masasında destek sunacaklarını ifade etti. İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Zelenskiy ile Roma’daki görüşmesinde ise Rusya’nın Ukrayna Savaşı’nda barış için somut adımlar atması gerektiğini vurguladı.
Öte yandan, bölgedeki ekonomi yetkililerinin açıklamaları da dikkatle izlenirken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Yönetim Konseyi Üyesi Gediminas Simkus, verdiği röportajda ECB’nin ticaret gerilimlerinin etkisiyle bu yıl faiz oranlarını en az iki kez daha düşürebileceğini belirtti. Simkus, “Mali istikrarsızlık yaratmadan veya ekonomiyi aşırı ısıtmadan politikayı gevşetmek için hala yer var.” diye ekledi.
Ekonomik büyümeyle ilgili yorum yapan Simkus, yeni ABD tarifelerinden kaynaklanan küresel ticaret zayıflığının Avrupa ekonomisini tehdit ettiğini ifade etti.
Cuma günü İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,09, Almanya’da DAX 40 yüzde 0,81, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,45 ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,47 oranında değer kazandı. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar yeni güne pozitif seyirle başladı.
Asya Borsaları Çin Hariç Pozitif Seyrediyor
Asya borsalarında, Çin’in piyasa destekleyici adımları risk algısını düşürürken, haftanın ilk işlem gününde Çin hariç olumlu bir seyir izleniyor.
Çin Maliye Bakanı Lan Fo’an, Cumartesi günü yaptığı açıklamada, ülkenin büyüme hedefine ulaşmak ve küresel ekonomiye istikrar kazandırmak amacıyla daha proaktif ve etkili politikalar uygulayacaklarını söyledi.
Ayrıca, Çin Merkez Bankası (PBoC) yetkililerinden yapılan açıklamada zorunlu karşılık oranlarının düşürüleceği bildirildi.
Analistler, Çin’in piyasalara destek olma çabalarının yatırımcıların risk algısını azalttığını ve ABD ile ticaret konusunda anlaşma sağlanması halinde bölgedeki ekonomik aktivitede önemli artışların görülebileceğini belirtti.
Bu gelişmelerle, kapanışa doğru Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,4, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,1 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,2 değer kazandı. Ancak, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yatay bir seyir izliyor.
Standard & Poor’s (S&P), Türkiye’nin Uzun Vadeli Kredi Notunu Teyit Etti
Yurt içinde Cuma günü satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, yüzde 0,61 değer kaybederek 9.432,55 puandan günü tamamladı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı nisan vadeli kontrat ise Cuma günü akşam seansında normal seans kapanışına göre yüzde 0,3 azalışla 10.317,00 puanda işlem gördü.
Cuma günü piyasalar kapandıktan sonra Türkiye ekonomisine dair değerlendirmesini açıklayan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P), Türkiye’nin uzun vadeli kredi notunu “BB-” olarak teyit etti.
Açıklamada, ülkenin “B” olan kısa vadeli kredi notunun da teyit edildiği ifade edilirken, Türkiye’de bu yıl yüzde 2,7 ve 2026’da yüzde 2,9 büyüme beklentisi aktarıldı.
Dolar/TL, Cuma günü yüzde 0,2 artışla 38,4270’ten kapanırken, bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışının yüzde 0,1 üzerinde 38,4490 seviyesinden işlem görüyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yarın İtalya’da bulunacak. Türkiye-İtalya 4. Hükümetler Arası Zirvesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin başkanlığında gerçekleştirilecek. Zirvede iki ülke arasındaki diplomatik ve siyasi ilişkiler ile ekonomik işbirliği konuları ele alınacak.
Ziyaret kapsamında düzenlenecek iş forumunda savunma, havacılık, siber güvenlik, enerji, otomotiv ve altyapı sektörlerindeki iş fırsatları masaya yatırılacak. Ayrıca, üçüncü ülkelerdeki işbirliği imkanlarının değerlendirileceği görüşmelerin iki ülke arasındaki ticaret hedeflerine katkı sağlaması bekleniyor.
Bugün yurt içinde veri gündemi sakin, yurt dışında ise ABD’de Dallas Fed imalat sanayi endeksinin takip edileceği belirtiliyor. Teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.350 ve 9.250 puanın destek, 9.500 ve 9.600 seviyelerinin direnç konumunda olduğu ifade ediliyor.