Dünya genelinde ölüm nedenleri arasında kanser ciddi bir yer tutmaktadır. Özellikle kalın bağırsak kanseri, yani tıbbi literatürdeki adıyla kolon kanseri, sinsi bir biçimde ilerleyen ve en sık rastlanan kanser türlerinden biridir. Uzmanlar, kolon kanserinin sindirim sisteminin en son kısmında, yani kalın bağırsakta geliştiğini belirtmektedir. Dünya çapında en yaygın görülen üçüncü kanser türü olarak kabul edilen kolon kanseri, ayrıca kanser kaynaklı ölümlerin ikinci en yaygın sebebidir ve yılda 900.000’den fazla insanın ölümüne yol açmaktadır. Bu veriler, kanserin ciddiyetini ve sağlık üzerindeki etkilerini gözler önüne sermektedir.
Kalın bağırsak kanserinin genetik geçişli ve ailesel eğilimli türleri için erken yaşlarda taramaların yapılması oldukça önemli bir aşamadır. Bu hastalık genellikle 60’lı yaşların sonlarında görülmekle birlikte, Türkiye gibi ülkelerde bu yaş grubundaki insan sayısının artması sebebiyle daha sık karşılaşılan kanser türleri arasında yer almaktadır. Dolayısıyla, bireylerin sağlıkları açısından bu durumu göz önünde bulundurması önem taşımaktadır.
Kalın bağırsak kanserinin oluşumunda birçok faktör etkili olmaktadır. Aşırı yağlı ve kırmızı et ağırlıklı bir beslenme düzeni, obezite, sigara ve alkol kullanımı yanı sıra, bağırsakta oluşan polipler de bu hastalığın gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır. Tarama kolonoskopileri sırasında kalın bağırsakta polip tespit edildiğinde, bu poliplerin kanserleşmeden alınması hastalığın önlenmesine yardımcı olmaktadır. Özellikle kadınlarda meme ve yumurtalık kanseri hikayesinin bulunması, kolon kanseri riskini önemli ölçüde artırmaktadır. Bu nedenle erken tanı, kalın bağırsak kanseri için hayati bir öneme sahiptir.
Kalın bağırsak kanserinin ilk belirtileri arasında; dışkıda kan görülmesi, dışkının incelmesi, sürekli tuvalete çıkma ihtiyacı, karın ağrısı, gaz sancıları, nedeni bilinmeyen kilo kayıpları, kansızlık ve aşırı yorgunluk gibi durumlar yer almaktadır. Bu belirtiler gözlemlendiğinde, kişinin derhal bir uzmana başvurması önemlidir, çünkü hastalık ilerlemeden tanı konulması büyük bir yaşam şansını artırmaktadır.
Kolon kanserinin belirtileri arasında şunlar bulunmaktadır:
- Devamlı ishal ya da kabız olma gibi dışkılamada değişiklikler
- Dışkıda kan ve/veya rektal bölgede kanama
- Kansızlık (anemi) belirtileri
- Aşırı yorgunluk ve halsizlik
- Dışkının kalem gibi ince ve uzun görünmesi
- Dışkıda yumurta akı görünümünde salgı varlığı
- Karın veya pelvik bölgede ağrı oluşması
- Kilo kaybı
- Mide bulantısı ve kusma
- Göz akında ve ciltte sararma
- Dışkılama eylemi sonrası bağırsaklarının hâlâ dolu olduğu hissi
- Yutma güçlüğü ile karşılaşmak
- Yemek yerken hızlı doyma hissi
Kolon kanserini önlemek için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları geliştirmek de oldukça önemlidir. Çeşitli meyve, sebze ve tam tahıllardan zengin bir beslenme düzeni, kanseri önlemeye yardımcı olabilecek vitaminler ve mineraller içermektedir. Ayrıca, alkol tüketimini sınırlı tutmak veya tamamen bırakmak, sigara içmemek ve düzenli egzersiz yaparak ideal kiloda kalmak sağlıklı bir yaşam için gereklidir. Haftada en az 5 gün, 30 dakikalık egzersiz yapmak, fiziksel aktiviteyi artırarak kolon kanseri riskini azaltabilir. Zayıflama gerektiğinde ise, bir beslenme uzmanından destek almak en doğru yaklaşım olacaktır.