Kırıkkale’de yaşanan olayda, 24 yaşındaki E.U. isimli erkek, boşanma aşamasında olduğu 17 yaşındaki hamile eşi S.U., kayınpederi A.Ö. ve kayınvalidesi Ç.K. ile gergin bir tartışma yaşamıştır. Tartışmanın ardından E.U. kayınpederine vurmuş, kayınvalidesi Ç.K.’yi ise bıçakla yaralamıştır. Bu olay, aile içinde ciddi bir çatışmaya neden olarak dikkat çekmiştir.
Olayın ardından, E.U. gözaltına alınmış ve ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürülmüştür. Ancak, E.U.’nun aile üyeleri, yaşananlardan dolayı şikayette bulunmadılar. Şikayetçi olmamaları nedeniyle, E.U. ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Bu durum, birçok kişinin olaya ve sonuçlarına dair tepkilerini dile getirmesine neden oldu.
Olayın meydana gelmesi, aile içi sorunların ve boşanma süreçlerinin getirdiği stresin ne kadar ciddi boyutlara ulaşabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Genç yaşta bir çocuğun hamile kalması ve boşanma aşamasında yaşanan bu türden bir ailevi kriz, toplumsal normlar ve yaşantılar doğrultusunda pek çok kişiyi endişelendiriyor. E.U.’nun serbest bırakılması ise hukuk sisteminin işlerliği konusunda sorulara yol açıyor ve aile içi şiddetin yetersiz şekilde ele alındığına yönelik eleştiriler arasında yer alıyor.
Bu tip olaylar, toplumsal bir problem haline gelmiştir ve ilgili kurumların bu tür vakalara dair daha fazla önlem alması gerektiği düşünülebilir. Boşanma aşamasındaki çiftlerin yaşadığı ruhsal sorunlar ve karşılıklı anlaşılamama hali, bazen şiddet ile sonuçlanabiliyor. Bu durum önlenebilir ya da en azından etkileri minimize edilebilir. Eğitim çalışmaları, bilinçlendirme seminerleri ve destek hizmetlerinin artırılması, bu tür durumların yaşanmasını önleyebilir.
Bunun yanı sıra, aile içi şiddetle mücadele etmek için devletin ve sivil toplum kuruluşlarının daha aktif rol oynaması gerektiği de sıkça dile getirilmektedir. Böyle çalkantılı durumlarda, kadınların ve çocukların korunması en öncelikli hedef olmalı, aile içindeki erkek bireylerin olumsuz davranışlarının cezalandırılabilmesi için gerekli yasalar ve düzenlemeler üzerinde çalışılmalıdır.
Kırıkkale’de yaşanan bu olayın tüm toplumu etkileyen bir durum olduğu ve sadece aile içinde kalmaması gerektiği açıktır. Medyanın, bu olayları manşetlere taşıyarak toplumu bilinçlendirme görevi üstlenmesi, hukukun da adaletli bir biçimde işlemesi gerekmektedir. Kadınların ve çocukların yaşadığı her türlü şiddet vakasında, toplumun duyarlı olması ve gerekli adımları atması önemlidir.
