Enflasyon ve Kira Artış Oranları Üzerine Değerlendirme
2023 yılı itibarıyla enflasyon verilerinin açıklanmasıyla birlikte, kira artış oranlarının ne yönde şekilleneceği gündeme geldi. Türkiye genelinde, açıklanan kira artış oranı %58,51 olarak belirlendi. Bu durum, hem kiracılar hem de ev sahipleri açısından önemli bir değişim yaratma potansiyeline sahip. Kira bedellerinin nasıl etkilenileceği, özellikle mevcut ekonomik koşullar altında merak ediliyor.
Haber Global ekibi, konunun daha iyi anlaşılması adına Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkan Yardımcısı Sühran Aras ile bir röportaj gerçekleştirdi. Aras, açıklanan kira artış oranının, kiracılar ve ev sahipleri arasında yaşanacak olası anlaşmazlıkların temel sebeplerinden biri olabileceği konusunda uyarılarda bulundu. Ayrıca, kiraların artışına sebep olan faktörlere de değindi.
Enflasyon oranlarının yükselmesiyle birlikte, mal sahiplerinin mevcuttaki kira sözleşmelerine göre yeni oranlar belirlemek için yasal çerçeve içinde hareket etmeleri gerekiyor. Aras, kiraların bu oran üzerinden artmasının, kiracıların bütçelerini zorlayabileceğini ifade etti. Yüksek kira artışları, özellikle dar gelirli aileler için geçim sıkıntısına neden olabileceği endişesini taşıdığını dile getirdi.
Sühran Aras, kira artışlarının yalnızca enflasyonla değil, arz talep dengesiyle de ilgili olduğunu belirtti. Büyük şehirlerde, özellikle İstanbul gibi metropol alanlarda kiraların daha fazla artış göstermesi, o bölgedeki konut talebinin artmasından kaynaklanıyor. Kiracıların, yaşam alanlarını koruyabilmesi için ev sahipleriyle daha detaylı bir müzakere sürecine girmesi de önem taşımakta.
Ayrıca, kiracıların hakları konusunda bilinçlenmesi gerektiğine de dikkat çekildi. Kiracıların, yasal olarak belirlenen oranların dışında bir artış varsa bunu kabul etmemeleri gerektiği vurgulandı. Türkiye’de kiracıların haklarını korumak üzere çeşitli yasaların bulunduğu bilinmektedir. Bu tür yasaların takibi, aynı zamanda kiracıların kendilerini daha güvende hissetmelerine olanak tanıyacaktır.
Ev sahipleri açısından da durum çok kolay değil. Yüksek enflasyon karşısında, maliyetlerini karşılamak isteyen ev sahipleri, kira artışlarını daha da artırmaya yöneliyor. Ancak bu durum, daha fazla kiracı kaybına neden olabilir. Uzun vadede, hem kiracılar hem de ev sahipleri için dengeli bir çözüm bulmak, her iki tarafın da menfaatine olacaktır.
Sonuç olarak, Türkiye’deki kira artış oranları, yüksek enflasyon karşısında nasıl bir seyir izleyecek, bu sorunun cevabı belirsizliğini korumaktadır. Hem kiracılar hem de ev sahipleri için yapılacak olan anlaşmalar, bu dengeyi sağlamak açısından büyük önem taşımaktadır. Sühran Aras’ın verdiği bilgiler, durumu daha iyi anlamak adına iyi bir kaynak oluşturmakla kalmayıp, tarafları bilgilendirme açısından da kritik bir rol oynamaktadır.
