İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani’nin Bağdat’a gizli bir ziyarette bulunduğu iddiaları, Irak basınında geniş bir şekilde yer aldı. Bu ziyaretin arka planında ise, Kaani’nin Irak’taki çeşitli silahlı grupların liderleriyle bir araya gelerek, stratejik görüşmelerde bulunduğu bilgisi yer almakta.
Haber kaynakları, Kaani’nin bu ziyaretinin zamanlamasına ve kapsamına dikkat çekti. Devrim Muhafızları Ordusu, İran’ın uluslararası düzeydeki askeri ve stratejik hedeflerini belirleyen önemli bir yapı olarak öne çıkıyor. Kudüs Gücü’nün, özellikle bölgedeki silahlı gruplarla olan ilişkileri ve bu grupların askeri eylemlerindeki rolü, İran’ın bölgedeki politikalarının şekillenmesinde kilit bir öneme sahip.
Kaani’nin Irak’taki silahlı grupların liderleriyle yapmış olduğu görüşmelerin, özellikle ABD’nin bölgedeki askeri varlığı ve İran’a karşı oluşturulan koalisyonlar karşısında, İran’ın askeri stratejileri açısından önemli olduğu düşünülüyor. Bu tür görüşmeler, çoğunlukla gizli tutulmakta ve basına yansımaması için birçok önlem alınmaktadır. Ancak Irak basınında yapılan haberler, Kaani’nin bu tür bir toplantı için Bağdat’a yaptığı seyahatin ipuçlarını sunmakta.
Bu gizli ziyaretin amacı hakkında farklı yorumlar yapılmakta. Kimileri, Kaani’nin bu görüşmelerde silahlı gruplara gerekli desteği sağlamak ve onlarla işbirliğini güçlendirmeyi amaçladığını öne sürmekte. Diğer bir kesim ise, İran’ın Irak üzerindeki etkisini sürdürmek ve ABD karşıtı bir koalisyon oluşturmak için bu tür toplantıların yapıldığını ifade ediyor.
Dolayısıyla, Kaani’nin Bağdat ziyareti, sadece iki ülke arasındaki ilişkilerle değil, aynı zamanda bölgedeki jeopolitik dengelerle de doğrudan bağlantılı. Irak’taki çeşitli milis gruplar, geçmişten günümüze kadar İran ile olan ilişkileri nedeniyle sık sık gündeme gelmekte. Bu grupların, İran’ın destek ve yönlendirmesiyle hareket ettikleri bilinmekte. Bu nedenle, Kaani’nin bu gruplarla gerçekleştirdiği görüşmeler, İran’ın Irak üzerindeki etkisini pekiştirebilir.
Ayrıca, Kaani’nin Irak’ta bulunduğu zaman diliminde, bölgedeki diğer gelişmelerin de takip edilmesi önemli. Bunun yanı sıra, Bağdat’taki bu toplantıların sonuçları ve etkileri, ilerleyen günlerde hem Irak iç politikası hem de İran’ın bölgedeki stratejisi açısından belirleyici rol oynayabilir. İran’ın Bu anlamdaki tutumları, sadece Irak değil, aynı zamanda Suriye, Lübnan ve Yemen gibi diğer ülkelerde bulunan silahlı gruplarla olan ilişkilerini de etkileyebilir.
Sonuç olarak, İsmail Kaani’nin Bağdat’taki gizli ziyareti, sadece bir askeri liderin seyahati değil, aynı zamanda Orta Doğu’daki güç dengelerinin yeniden şekillenmesi açısından önemli bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. Bu tür ziyaretlerin sıklığı ve içerikleri, bölgedeki siyasi ve askeri gelişmeleri yakından takip eden analistler tarafından daha da merak konusu olmaktadır.