Antalya Havalimanı’nda oldukça trajik bir olay yaşandı. Rus uyruklu Ekaterina Burnazkina, engelli tuvaletinde doğum yaptıktan sonra yeni doğan bebeğini klozete bıraktı. Olay, Burnazkina’nın ülkesine gitmek üzere havalimanından ayrılmak istediği sırada gerçekleşti. Bu durum, güvenlik görevlilerinin dikkatini çekti ve genç anne yakalanarak tutuklandı. Yaşanan bu olay, hem yerel hem de uluslararası medyada geniş yankı buldu.
Burnazkina’nın duruşması, Antalya’da gerçekleştirildi. Duruşmada hem Burnazkina hem de annesi ilk kez hakim karşısına çıktı. Bebeğin durumunun kötü olduğu gözlemlenirken, anneanne, yani Burnazkina’nın annesi, mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Ancak, Burnazkina’nın tutukluluğu devam etme kararı alındı. Bu durum, duruşmaya katılanlar arasında hüzün dolu anların yaşanmasına sebep oldu.
Duruşma sırasında bir havalimanı görevlisi, olayla ilgili önemli bilgiler verdi. Görevli, “Her yer kandı. Bebeğin bir ayağı suyun içindeydi. Elime aldığım an ağlamaya başladı” şeklinde ifadelerde bulundu. Bu açıklamalar, bebeğin durumu hakkında yaşanan tedirginliği artırdı. Olayın ciddiyeti, hem mahkemede hem de medyada büyük bir dikkatle takip edildi. Ekaterina Burnazkina’nın bu davranışı, birçok kişi tarafından anlaşılması güç bir eylem olarak nitelendirildi.
Yargı süreci devam ederken, olayın arka planı ve Burnazkina’nın motivasyonları konusunda net bir bilgi bulunmamakta. Ancak, bu tür olayların özellikle sosyal ve psikolojik boyutları üzerine tartışmalara yol açtığı aşikar. Mahkeme, duruşmalar sırasında anne ve bebeğin hakkındaki kararlarını verirken, durumu değerlendirme konusunda titiz davranmaya çalıştı. Her ne kadar anneanne serbest kalsa da, kızı Ekaterina’nın yaşadığı psikolojik baskı ve koşulların etkisi hala merak konusu olmaya devam ediyor.
Bu trajik olay, sadece bir aileyi değil, aynı zamanda toplumu da derinden etkileyen bir skandal haline geldi. Altında yatan sosyal, ekonomik ve psikolojik sorunların incelenmesi gerektiği düşünülmekte. Erkek ve kadınların yaşadığı zorluklar, özellikle zor bir durum ile karşılaştıklarında nasıl kararlar aldıklarına ışık tutabilir. Ekaterina Burnazkina’nın durumu, birçok insan için trajik bir uyarı oldu; zira, bir insanın yaşamına son vermenin yanı sıra, kimsenin kalbine bu tür bir yük yüklememek gerektiği de unutulmamalıdır.