Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) Gümrük Birliği’nin 30. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, önemli mesajlar verdi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, sosyal medya platformu X üzerinden gerçekleştirdiği paylaşımda, Türkiye-AB Gümrük Birliği’nin bu yıl itibarıyla 30. yılını doldurduğunu hatırlattı. Bakan Bolat, bu süreç içinde Türkiye’nin ticaretinin dengeli ve istikrarlı bir biçimde büyüdüğünü ifade etti. 1995 yılında 27 milyar dolar seviyesinde olan Türkiye-AB ticaret hacminin, 2024 yılı itibarıyla 8 kat artarak 220 milyar dolara ulaştığını vurguladı. Bu artış, ekonomik entegrasyonun derinleşmesine de katkı sağladı.
Bakan Bolat, Gümrük Birliği’nin her iki taraf için de “kazan-kazan” modeli sunduğunu belirtirken, önümüzdeki dönem için yeni hedefler set etti. “Yeşil ve dijital dönüşüm ile rekabetçiliği merkeze alarak Gümrük Birliği’ni güncellemek için çalışıyoruz!” ifadelerini kullandı. Bu noktada, daha sürdürülebilir, kapsayıcı ve dirençli bir ticaret yapısı hedeflediklerini ve ekonomik güvenlik temelinde Türkiye-AB ortaklıklarını, üyelik sürecine giden entegrasyonu güçlendirme kararlılığında olduklarını dile getirdi.
Gümrük Birliği’nin 30 yıllık tarihi, Türk ve AB ekonomileri açısından önemli bir dönüm noktası oldu. Bu süreç, iki taraf için de ticaretin önünün açılması, sınır ötesi ticaretin kolaylaştırılması ve ekonomik entegrasyonun derinleşmesi açısından büyük katkılar sundu. 1995 yılında kurulan bu yapı, zamanla Türkiye’nin ihracatında ve ithalatında kayda değer bir ivme kazandırdı. Bakanlıkça yapılan açıklamalara göre, Türkiye’nin AB ülkeleri ile olan ticaret hacmi daha önce görülmemiş bir şekilde artış gösterdi.
2024 yılı itibarıyla 220 milyar dolara ulaşan ticaret hacmi, Gümrük Birliği’nin sadece ekonomik değil, aynı zamanda politik ve sosyal alanda da derin etkiler bırakacağına işaret ediyor. AB ile Türkiye arasında sağlanan bu ticaret ilişkileri, iki tarafın da ekonomik uzlaşısını artırarak, bölgesel kalkınma ve gelişim üzerinde olumlu etkiler yarattı.
Gelecekteki Yönelimler
Gümrük Birliği’nin güncellenmesi hedefi, daha rekabetçi, çevre dostu ve dijital bir enerji yapısının inşasına yönelik bir adım olarak öne çıkıyor. Özellikle yeşil dönüşüm, iklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde atılacak adımlar, iki tarafında ekonomik ilişkilerini daha da güçlendirebilir. Dijitalleşme ve inovatif iş modellerinin entegre edilmesi, yalnızca ticaretin hızını artırmakla kalmayacak, aynı zamanda yeni iş imkanları yaratılmasına da destek sağlayacaktır.
Sonuç olarak, Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın açıkladığı bu mesajlar, Türkiye-AB Gümrük Birliği’nin 30. yılında hem geçmişe bir bakış, hem de geleceğe dair güçlü bir vizyon sunmaktadır. Bakan Bolat’ın belirttiği gibi, sürdürülebilir, kapsayıcı ve dirençli bir ticaret yapısı oluşturulması, iki tarafın ekonomik ve sosyal entegrasyonunu daha da güçlendirme hedefini taşımakta.
