Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1933 yılında Bursa’nın Kestel ilçesinde tarım arazilerini sulamak amacıyla inşa edilen Gölbaşı Barajı’nın su seviyesinin yüzde 90 oranında düştüğü gözlemlendi. Uludağ ve Katır Dağları’ndan beslenen bu baraj, Gürsu, Kestel, Yıldırım ve Osmangazi ilçelerinin tarım alanlarına su sağlamakta; ancak kuraklık nedeniyle ciddi bir tehlike ile karşı karşıya kalmış durumda. Dronla yapılan havadan çekimlerde, 3 bin dönümlük arazide koyunların otlarken görülmesi ve baraj gölünün sularının azalması ile birlikte balıkçılar yerine otomobille dolaşanların görüntüleri kaydedildi.
ÇİFTÇİLERDEN TEPKİLER GELİYOR
Çiftçiler, Bursa Ovası’na inşa edilen fabrika ve sanayilerin su kaynaklarını kullandığını, böylece bölgedeki su seviyesinin düştüğünü öne sürüyor. DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir, baraj gölünün dibinde biriken kil ve çamur nedeniyle suyun azaldığına dikkat çekti. 3 bin dönümlük alanda kuraklık etkileriyle karşı karşıya olduklarını belirten Demir, Türkiye genelinde yüzlerce göletin benzer bir durumda olduğunu ifade etti. Küresel ısınma ve iklim değişikliği tehlikesinin bu durumu tetiklediğinin altını çizen Demir, karbon ayak izinin azaltılması gerektiğine dair çağrıda bulundu.
İÇME SUYU KAYNAKLARI DA AZALIYOR
Demir, kuraklık nedeniyle içme suyu kaynaklarının da kıtlaştığını vurguladı. Bu barajın Gürsu ve Kestel ovalarını suladığını hatırlatan Demir, içme suyu rezervlerinin de kritik seviyelere indiğini kaydetti. Bursa’nın mevcut su seviyesinin son 40-50 günde çok düştüğünü söyleyen Demir, belgelenmiş yağışların aniden bir günde gerçekleşmesinin toprak ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerine işaret etti. Ekonomik ve çevresel tehlikelerin giderek arttığına dikkat çekti.
BARAJ GÖLÜNÜN TEMİZLENMESİ GEREKİYOR
1933’ten bu yana tarım sahalarını sulayan Gölbaşı Barajı’nın dibinin temizlenmesi gerektiğini savunan Murat Demir, erozyon nedeniyle toprak birikintilerinin su birikim kapasitesini azalttığını kaydetti. Depolama alanının azalması, su seviyesinin yüzde 30-40 oranında düşmesine yol açtığına dikkat çekti. Temizlik yapılmadığı takdirde benzer durumlarla karşılaşılmaya devam edileceği konusunda uyarılarda bulundu.
TARIMDA TASARRUF AÇISINDAN ÖNEMLİ ADIMLAR ATILMALI
Bölgedeki tarım faaliyetlerinin artmasına neden olan Gölbaşı Barajı’nın durumu üzerine Türkiye Bilim Üniversitesi Tarımsal Araştırma Uygulama Merkezi Müdürü Dr. Fevzi Çakmak, bu barajın sadece içme suyu değil, tarımsal sulama için de büyük öneme sahip olduğunu belirtti. Barajın kurulmasıyla birlikte burada sulama ve üretim çeşitliliğinde ciddi bir artış yaşandığını anımsatan Çakmak, Türkiye’de kullanılan suyun yüzde 77’sinin tarımda tüketildiğine dikkat çekti. Bu bağlamda, su tasarrufuna özellikle tarım sektöründe öncelik verilmesi gerektiğini dile getirdi.
ÇİFTÇİLER KURU TARIMA YÖNELMEK ZORUNDA KALABİLİR
Dr. Çakmak, Gölbaşı Barajı’nın sağladığı sulama imkanlarının azalması halinde çiftçilerin sulu tarımdan kuru tarıma geçmek zorunda kalabileceğini ifade etti. Özellikle deveci armudu gibi önemli ürünlerin bu durumdan olumsuz etkileneceği konusunda uyarıda bulundu. Barajın dibindeki çamurun temizlenmesi ve su kapasitesinin artırılması için gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
SU KAYNAKLARI KORUNMALI
Dr. Çakmak, suyu etkin bir şekilde yönetmenin ve kaynakları muhafaza etmenin tarım sektörü için hayati öneme sahip olduğunu vurguladı. Barajdan elde edilen suyun kayıp ve kaçak oranını azaltarak basınçlı sulama sistemlerine geçilmesi gerektiğini belirtti. Çiftçilere destek verilerek, bilim ve teknolojinin tarım süreçlerine entegre edilmesinin zorunlu olduğunu ekledi. Eğer bu tedbirler alınmazsa, mevcut gıda üretiminin tehlikeye girebileceği konusunda uyardı.