Ortadoğu’nun tarihi ve kültürel zenginlikleri arasında öne çıkan Rujm el-Hiri, 5 bin yıllık geçmişiyle “Doğu’nun Stonehenge’i” olarak adlandırılmaktadır. Bu kutsal yapı, Golan Tepeleri’nde yer alıyor ve arkeologlar tarafından dikkatlice incelenmiştir. Ancak, en son yapılan araştırmalar, bu yapının gözlem evi olduğu yönündeki geleneksel görüşleri sorgulamaktadır. Gözlem evi olarak kabul edilen Rujm el-Hiri’nin, gökcisimlerine hizalanmadığı tespit edilmiştir ve bu durum, yapının gerçek amacını yeniden değerlendirmeyi gerektirmiştir.
Rujm el-Hiri, amasya taşlarından yapılmış 40 taş döşemesiyle, büyük bir alanı kaplayan dairesel bir yapıdır. Bilim insanlarının yaptığı çalışmalarda, bu yapının dış görünümünün yanı sıra, iç yapısının da farklı işlevler üstlenmiş olabileceği düşünülmektedir. Geleneksel olarak gözlem evi olarak kabul edilse de, yapılan yeni analizler Rujm el-Hiri’nin her ne kadar gökyüzüyle paralellik göstermese de dini veya cenaze törenlerine ev sahipliği yapmış olabileceğini ortaya koymaktadır.
Araştırmacıların belirttiğine göre, Rujm el-Hiri’nin yapımında kullanılan taşlar ve inşaat teknikleri, dönemin diğer yapılarıyla kıyaslandığında farklılık göstermektedir. Bu durum, yapının sadece bir gözlem evi değil, aynı zamanda toplumsal ve ritüel amaçlar için de inşa edilmiş olabileceğini göstermektedir. Yapıda bulunan taşların yerleşimi, farklı sosyal ve kültürel etkinliklere olanak tanıyacak şekilde düzenlenmiş olabilir.
Yapının tasarımı ve mimarisi hakkında yapılan araştırmalarda, taşların yerleşim düzenlerinin, güneşin ve ayın döngüleriyle bir ilgisi olmadığı, ancak diğer astronomik olayları gözlemlemek için de bir işlevsel kullanımı bulunmadığını ortaya koymaktadır. Bu sebeple, Rujm el-Hiri’nin inşa amacı hakkında daha önceki teorilerin geçerliliği sorgulanmaktadır. Bu, eski insan topluluklarının inanç sistemleri, ritüelleri ve sosyal yapıları hakkında daha derin bir anlayış geliştirilmesini sağlayabilir.
Bugün Rujm el-Hiri, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan ve pek çok farklı kültürün izlerini taşıyan bir yapı olarak önemli bir turistik cazibe merkezi haline gelmiştir. Ancak bilim insanları için, bu yapının muammalı geçmişi hâlâ içinde birçok soruyu barındırmaktadır. Yapının gerçek amacını anlamak için daha fazla araştırma yapılması gerektiği düşünülmektedir. Eski insanlar için bu tür yapılar, sadece gözlem yapmak için değil, aynı zamanda toplumun bir araya gelip sosyal, dini ve kültürel etkinlikler gerçekleştirdiği önemli mekanlar olarak da işlev görmüş olabilir.
Yeni değerlendirmelerle birlikte Rujm el-Hiri, insanlığın tarihine dair yeni bilinmeyenlerin ışığını aralamamızı sağlayan bir Sırrı daha barındırıyor. Gelecek araştırmalar, bu yapının geçmişine dair daha fazla bilgi sağlayarak, hem tarihçiler hem de arkeologlar için önemli bulgular sunabilir. Sonuç olarak, Rujm el-Hiri’nin sırları,kim bilir belki de bir gün açığa çıkacak ve bu tarihi yapı hakkında hâlâ çözülmemiş olan pek çok gizemi ortaya koyacaktır.