Sabahları uyandıktan sonra ya da belirli yiyeceklerin tüketiminden sonra oluşan geçici ağız kokusu normal bir durum olarak kabul edilse de, bu kokunun sürekli hale gelmesi çeşitli sağlık problemlerinin habercisi olabilir. Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Adil Duman, geçmeyen ağız kokusunun nedenlerine ve tedavi yöntemlerine dair detaylı bilgiler sunmaktadır.
Uzm. Dr. Adil Duman, genellikle ağız ve diş sağlığı problemleri ile kulak, burun ve boğaz enfeksiyonlarının ağız kokusunun muhtemel nedenleri arasında yer aldığını belirtmektedir. Dr. Duman, ağız kokularının yaklaşık yüzde 90’ının bu sebeplerden kaynaklandığını dile getirirken, boğaz enfeksiyonları, sinüzit ve akciğer hastalıkları gibi durumların da kötü nefes kokusuna yol açabileceğini vurgulamaktadır. Bu tür sağlık sorunları dışlandığı takdirde, mide ve sindirim sistemi hastalıklarının değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmektedir.
MİDE VE SİNDİRİM SİSTEMİ RAHATSIZLIKLARI
Mide ile ilgili hastalıkların da ağız kokusuna neden olabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Duman, özellikle reflü hastalığının bu duruma yol açabileceğini belirtmektedir. Reflü, mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıyla oluşmakta ve bu süreçte mide asidi ve yiyecek artıkları nefeste kötü bir kokuya neden olabilmektedir. Dr. Duman, bunun yanı sıra yemek borusunda oluşan “divertikül” adı verilen baloncuklar ya da yemek borusu alt ucunun kasılarak kalmasına neden olan akalazya gibi hastalıkların da ağız kokusuyla ilişkili olabileceğini söylerken, ağız kokusuna sebep olabilecek diğer rahatsızlıkları da sıralamaktadır: “Helicobacter pylori enfeksiyonu, bağırsak tıkanıklığı, İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS), karaciğer ve böbrek hastalıkları, safra kesesi problemleri ve sindirim sistemi enfeksiyonları.”
KOKU TİPLERİ TANIYI KOLAYLAŞTIRABİLİR
Ağız kokusunun çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi olabileceğini söyleyen Dr. Duman, koku tipine göre tanı koyma sürecinin kolaylaşabileceğini ifade etmektedir. Örneğin, “Çürük yumurta kokusu” genellikle gastrointestinal rahatsızlıklarla ilişkilendirilirken; “tatlı veya meyvemsi koku” diyabet ile bağlantılıdır. Bunun yanı sıra, “mantar kokusu” enfeksiyon ya da bakteri büyümesini, “kaka kokusu” bağırsak tıkanıklığını, “balık kokusu” ise böbrek rahatsızlıklarını işaret edebilir.
TEDAVİ VE ÖNLEMLER
Geçmeyen ağız kokusunun altında yatan nedenin belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Duman, bu sorunun yalnızca ağız ve diş sağlığıyla ilişkilendirilmemesi gerektiğini belirtmektedir. Altta yatan hastalıkların teşhis edilmesi için kulak, burun, boğaz ve gastroenterolojik muayenelerin yapılması gerektiğini söyleyen Dr. Duman, özellikle reflü ve Helicobacter pylori enfeksiyonları gibi sorunların tedavi edilmesinin ağız kokusunu büyük ölçüde giderebileceğini ifade etmektedir.
Dr. Duman, ağız kokusunun genellikle ciddi bir hastalığın ilk belirtisi olmamakla birlikte, ihmal edilmemesi gereken bir durumu temsil ettiğini söyleyerek şu uyarılarda bulunmaktadır: “Ağız kokusu, sosyal yaşamı ve bireylerin psikolojik durumunu oldukça olumsuz etkileyebilir. Eğer ağız ve diş sağlığına dikkat edilmesine rağmen bu sorun devam ediy