ABD’li eski istihbaratçı ve asker Josephine Guilbeau, Amerikalı askerler ve gazilerin gerek ulusal güvenlik gerekse Amerikan değerleri açısından yaşanan meseleler doğrultusunda kapsamlı açıklamalarda bulundu. Özellikle, ABD’nin İsrail’e yönelik koşulsuz destek politikalarıyla ilgili eleştirilerini, ABD Temsilciler Meclisi Gazi İşleri Komitesi’nde düzenlenen bir oturumda dile getirdi. Harekete geçerek oturum esnasında ayağa kalkan Guilbeau, Kongre üyelerine yönelik sert bir üslupla konuşmaya başladı.
Guilbeau, demokrasi ve insan hakları açısından önemli bir tehdit olarak gördüğü durumu “ABD Kongresi Gazze’deki bu soykırıma suç ortağı oluyor.” diyerek ifade etti. Ayrıca, İsrail’e gönderilen milyarlarca dolarlık yardımlara dikkat çekerek, “17 yıllık bir gazi ve istihbarat subayı olarak, Amerikan değerlerini ve ulusal güvenliğimizi yok edişinizi izliyorum.” ifadesini kullandı. Bu sözleriyle Amerikan hükümetinin ve Kongresi’nin, uluslararası toplumda önemli bir yere sahip olan insanlık değerlerine ne denli zarar verdiğini vurguladı.
Guilbeau, üzerinde askeri kıyafetleriyle dikkat çekerken, İsrail’in Gazze’deki eylemleri hakkında da çarpıcı iddialarda bulundu. “İsrail (Gazze’de) çocukları diri diri yakıyor. Bir yıldır İsrail’in çocukları nasıl diri diri yaktığını izliyorum.” şeklindeki sözleriyle, Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekti. Bu durumun, yalnızca Uluslararası hukukun değil aynı zamanda insani değerlerin de ihlaline yol açtığını belirterek, “Gazilere ve Amerikan değerlerine değer vermiyorsunuz. Bu ülkeyi yok ediyorsunuz,” şeklinde bir eleştiride bulundu.
Guilbeau’nun bu sert çıkışı, oturum başkanının güvenlik görevlilerini çağırmasına ve onun salondan çıkarılmasına sebep oldu. Dışarıda, bazı medya mensuplarıyla yaptığı röportajda ise durumu daha da detaylandırarak, “Amerikan Kongresi, milyarlarca doları İsrail gibi ülkelere gönderirken gazilere, ihtiyaç duydukları yardımları sağlamıyor,” dedi. Bu sözleriyle beraber, kendi mantığına göre Gazilerin göz ardı edildiğini, ihtiyaçlarının karşılanmadığını ve dolayısıyla ABD’nin kendi vatandaşlarını koruma noktasında ciddi zaaf gösterdiğini ifade etti.
Josephine Guilbeau, “Gaziler olarak sesimizi yükseltip ‘Artık yeter’ deme zamanı” diyerek, yaşanan bu duruma karşı bir isyan çağrısında bulundu. Kongre’nin yaptığı eylemler karşısında ülkeyi kurtarma adına bir aksiyon almanın gerekliliğine vurgu yaptı. Bu tür sert sözler ve eylemler, ABD’deki politikaların ve uluslararası ilişkilerin etkileri üzerine geniş bir tartışma başlatma potansiyeli taşıyor. Özetle, Guilbeau’nun çıkışı, savaş sonrası gazilerin yaşadığı zorluklar ve Amerikan hükümetinin dış politikası üzerinde durarak, toplumsal adalet ve ahlaki sorumluluklar hakkında önemli bir sorgulamayı beraberinde getiriyor.