Erzurum’un Aşkale ilçesinde meydana gelen üzücü olayda, öğretmen Sabit Bülbül‘ün cansız bedeni, dalgıç ekipleri tarafından Karasu Nehri’nde bulundu. 29 Aralık 2023 Cuma günü kaybolan Bülbül’ün bulunması için hem jandarma ekipleri hem de AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) seferber oldu. Eş zamanlı olarak yürütülen arama çalışmaları, öğretmenin kaybolduğu bölgedeki derin ve soğuk suda yoğunlaştırıldı.
Bülbül’ün arama çalışmaları, kaybolduktan iki gün kadar sonra başladı. Olayın merkezinde yatan detaylardan biri, öğretmenin aracının Aşkale ilçesine bağlı Karasu Mahallesi’nde terk edilmiş bir vaziyette bulunmasıydı. Dalgıç ekipleri, bu bölgedeki Karasu Nehri ile HES göletinin arasında uzanan yaklaşık 4 kilometrelik bir alanda arama yaptı. Hemen ardından yapılan arama çalışmalarında soğuk ve dondurucu hava koşullarına rağmen, dalgıçların kararlılığı devam etti. Bu çabalar sonuç verdi ve 29 Aralık 2023, saat 14.45 sularında, Bülbül’ün cansız bedeni nehrin derinliklerinden çıkarıldı.
Sabit Bülbül, Yakutiye ilçesinde bulunan Altunbulak Mahallesi’ndeki imam-hatip ortaokulunda müdür yardımcı olarak görev yapıyordu ve aynı zamanda matematik öğretmeniydi. İki çocuk babası olan Bülbül’den, Cuma günü itibarıyla hiç haber alınamamıştı. Öğretmenin kaybolması üzerine ailesi ve yakınları endişeye kapılarak durumu yetkililere bildirdi. İhbar üzerine yapılan incelemelerde, Bülbül’ün cep telefonunun sinyalinin en son Aşkale ilçesi kırsal Karasu Mahallesi’nde alındığı tespit edildi. Bu durum, arama çalışmalarının bu bölgede yoğunlaşmasına yol açtı. Terk edilmiş araç Bülbül’e ait olduğu kesin olarak doğrulandığında, ekiplerin kararlılığı ve gayreti daha da arttı.
Olayın ardından, eğitim camiası ve yerel halk büyük bir üzüntü içindeydi. Sabit Bülbül’ün kaybolması, öğrencileri ve meslektaşları arasında kaygı yaratırken, toplumda da geniş yankı buldu. Arama kurtarma çalışmalarında görev alan tüm ekipler, zor koşullara rağmen ellerinden gelenin en iyisini yapmak için büyük bir özveri gösterdiler. Bülbül’ün cansız bedeninin bulunması, sonunda ailesi ve yakınları için bir kapanış noktası oldu. Ancak, onun eğitimciliği ve topluma katkıları asla unutulmayacak.
Öğretmenlerin ve eğitimcilerin yaşamlarına dair ciddi riskleri gösteren bu olay, dikkat çekici bir durum olarak kaydedildi. Sabit Bülbül’ün ölümü, toplumun eğitimcilerine olan saygısını ve sevgisini bir kez daha sorgulamasına neden oldu. Bu tür trajik olayların önünde geçebilmek için gereken önlemlerin alınması gerektiği düşüncesi, kamuoyunda haklı bir talep haline geldi. Bu tür trajedilerin bir daha yaşanmaması umuduyla, başta eğitim camiası olmak üzere herkes için bir ders çıkarılması gerektiği vurgulandı.
