Son dönemde yaşanan trajik bir olay, Belgrad Ormanı’nda kaybolan mimar Ece Gürel’in hikayesidir. Ece Gürel, 4 gün boyunca kaybolduktan sonra donmak üzereyken bulundu. Ancak bu durum, onu hayata döndürmeye yeterli olmadı ve maalesef yaşamını yitirdi. Ece Gürel’in vefatı sonrasında, ölüm nedeni hakkında çeşitli bilgiler gün yüzüne çıkmaya başladı.
ATV’de yayınlanmakta olan Müge Anlı ile Tatlı Sert programında, Ece Gürel’in hayatını kaybetmesiyle ilgili yeni detaylar verildi. Programda, Ece Gürel’in yaklaşık bir gün süresince ikinci kez kalbinin durduğu belirtildi. Ancak bu sefer ne yazık ki Ece Gürel kurtarılamadı. Bu durum, onun hayati tehlikesinin arttığına işaret ediyordu ve izleyiciler üzerinde büyük bir üzüntü yarattı.
Ölümünün arka planını anlatan Müge Anlı, Ece Gürel’in uzun bir süre aç ve susuz kalmasının organlarının iflas etmesine neden olduğunu açıkladı. Bu bilgi, Ece Gürel’in yaşadığı zor sürecin ne kadar tehlikeli olduğunu gözler önüne seriyor. Uzun süreli açlık ve susuzluk, insan vücudunu hızla etkileyen ve geriye dönüşü olmayan sonuçlar doğurabilen faktörlerdir. Ece Gürel’in yaşam mücadelesi, takip edenler için yürek burkan bir dram oldu.
Ece Gürel’in kaybolması, toplumda büyük bir infial yarattı. Ailesi ve arkadaşları, Ece’yi bulmak için seferber olmuşlardı. Bunun sonucunda, Belgrad Ormanı’nda başlatılan arama çalışmaları yoğun bir şekilde devam etti. 4 günlük zorlu bir arama sonucunda Ece Gürel, donma tehlikesi ile karşı karşıya kalmış bir şekilde bulundu. Ancak, bu bulunma, yaşama geri dönmesi için yeterli olmadı.
Mimar Ece Gürel’in hayat kaybı sadece ailesini değil, onu tanıyan herkesi derinden sarstı. Toplumda yankı uyandıran bu olay, kaybolma ve zor şartlar altında hayatta kalma temalarını da tekrar gündeme getirdi. Ece’nin vefatı, doğanın zorlukları ve hayatta kalma mücadelesinin ne kadar tehlikeli olabileceğini bir kez daha gösterdi.
Sonuç olarak, Ece Gürel’in trajik hikayesi, kaybolma ve onun sonucunda yaşanan zorlu bir mücadelenin örneğidir. Hayatta kalma mücadelesinin, ne kadar kritik bir noktaya ulaşabileceğini çarpıcı bir biçimde ortaya koymuştur. Ece Gürel’in hayatı, birçok insan için bir uyarı niteliği taşımakta ve kaybolma durumlarında bilinçli adımlar atmanın önemini vurgulamaktadır. Bu tür trajik olayların tekrar yaşanmaması için toplumun daha bilinçli olması gerektiği açıktır.