Danimarka’daki anket sonuçları, ülke halkının Grönland’ın ABD’ye satılmasına karşı büyük bir çekince içinde olduğunu göstermektedir. Anketin sonucuna göre, Danimarka halkının %78’i bu duruma karşı çıkarken, %46’sı ise ABD’yi kendi ülkeleri için bir “tehdit” olarak değerlendirmektedir. Bu kamuoyu yoklaması, The Guardian gazetesinin haberine dayandırdığı YouGov anket şirketinin yaptığı çalışmaya dayanmaktadır.
Anket 15-22 Ocak 2023 tarihleri arasında gerçekleştirildi ve toplamda 1000’den fazla kişiyle görüşüldü. Katılımcıların %46’sı ABD’nin ülke için tehdit oluşturduğunu belirtirken, Grönland’ın ABD’ye satılmasına karşı çıkanların oranı dikkat çekici bir şekilde yüksek, %78 olarak kaydedildi. Ayrıca, bu anket sonuçları arasında katılımcıların %86’sı ise Rusya’yı bir tehdit olarak değerlendirmiştir. ABD’yi tehdit olarak gören Danimarkalı oranı, Kuzey Kore ve İran gibi diğer ülkelere yönelik düşüncelerden daha yüksektir.
Kuzey Kore’yi tehdit olarak gören katılımcıların oranı %44, İran’ı tehdit olarak değerlendirenlerin oranı ise %40 olarak ortaya çıkmıştır. Açıkça görülüyor ki Danimarkalılar, hem ABD’yi hem de Rusya’yı belli ölçülerde tehdit olarak algılamaktadır. Ankete katılanların %72’si, ABD’ye katılma meselesinin nihai kararının Danimarka’ya değil, Grönland’a ait olması gerektiği fikrini savunmaktadır.
GRÖNLAND’IN ABD’YE KATILMASINA İLİŞKİN ANKET
Grönland’ın ulusal gazetesi Sermitsiaq ve Danimarka’nın medya kuruluşlarından Berlingske için Verian anket şirketi, 29 Ocak 2023 tarihinde yaptığı kamuoyu yoklamasında, ABD Başkanı Donald Trump’ın Adalet’in ABD topraklarına katılması hakkında sarf ettiği sözleri ve kamuoyunun bu konudaki düşüncelerini araştırmıştır. Anket sonuçlarına göre, Grönland halkının %85’i, ülkenin ABD’nin bir parçası olmasını istemediklerini belirtirken, bu fikri destekleyenlerin oranı yalnızca %6 olarak belirlenmiştir.
Açıklanan bu veriler, Danimarka’daki halkın ve Grönlandlıların, özellikle Trump yönetimi altında ABD ile ilişkiler konusundaki görüşlerini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu durum, hem Danimarka’nın iç siyasetinde hem de uluslararası ilişkilerinde önemli tartışmalara yol açabilecek potansiyele sahiptir. Danimarka, Grönland’ın sadece coğrafi olarak değil, aynı zamanda kültürel ve siyasi olarak da bir parçası olduğu büyük bir özerk bölgede, bu meselelere yaklaşımı ile global arenada etkin bir aktör olma yolunda emin adımlar atmaktadır.
Bu ankete katılan bireylerin düşünceleri, danimarkalıların genel olarak büyük güçlerle olan ilişkilerinde daha temkinli ve ulusal çıkarları koruma yönünde bir tutum sergilediklerini göstermektedir. Danimarka hükümetinin, bu tür kamuoyu araştırmaları ışığında, uluslararası politikalarını ve stratejilerini yeniden değerlendirmesi gerektiği aşikardır. Özellikle ABD ile olan ilişkilerinin dinamiklerini ve Grönland üzerindeki etkilerini tekrardan gözden geçirmesi, gelecekteki siyasi kimlikleri açısından kritik bir öneme sahip olabilir.
