Yılmaz’ın kaleminden çıkan ifadelerde, Bursa Platformu Başkanı İsmail Hakkı Kavurmacı’nın bir davet yaptığına dikkat çekiliyor. Kavurmacı, Makine Mühendisleri Odası Başkanlığı döneminde şehirdeki sorunlar üzerine kafa yormuştu ve yaptığı davette “Depremselliği ve dönüşümü konuşacağız” diye belirtti.
Bursa’nın Merinos bölgesinde gerçekleştirilen toplantıya, Bursa Platformu’nun eski başkanı Suat Gülçimen’den gelen “Geç kalsan da mutlaka gelmelisin” uyarısıyla katıldık.
Masanın etrafında, Bursa için endişelenen ve sorunlara kalıcı çözümler üretmek amacıyla öneriler sunan akademik odalar ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri bulunuyordu.
Toplantıdaki konuşmalar, genellikle Bursa’nın “anayasası” olarak kabul edilen Çevre Düzeni Planı üzerine yoğunlaşmıştı. Kavurmacı, katılımcılara ne düşündüklerini sorduğunda, geçmişte yaşanılanlara dair bazı hatıraları paylaşma ihtiyacı hissettik.
Bu hatıralardan biri, 1970 yılında köy görüntüsündeki Fethiye girişinde gerçekleşti. O dönemde “Burası yakında fabrika tarlası olacak” diyen bir büyüğümüzün öngörüsünü aktardık. O dönemde, Aygaz yazılı bir sundurma ile karşılaşmıştık ve bu yerin tüpgaz dolum tesisi olduğunu hatırladık. Zamanla, bu alanda Bursa OSB yükseldi.
1975 yılında Ankara Yolu’ndan Ertuğrulgazi’ye dönüş kavşağında Göğüs Hastanesi açıldığında, “Kente uzak hastane mi olur? Gitmek için otobüs bile yok” yenilgisini hatırlattık.
1980 ilkbaharında dönemin Bursa Valisi rahmetli Zekai Gümüşdiş’in çağrısıyla, Valilikte Bursa’nın geleceğine dair planları yapmak üzere Ankara’dan gelen üç plancının fotoğraflarını çekmiştik. O yıllarda imar planlarının hazırlanması, belediyeler yerine İmar ve İskan Bakanlığı tarafından yürütülüyordu.
Vali Gümüşdiş, plancılara Bursa’nın özel bir şehir olduğunu anlatırken “Ova çok önemli. Onun için planda Ova Koruma Çizgisi mutlaka olmalı” demişti. 1982 sonbaharında, planların geldiğini duyduğunda “Bakalım Ova Koruma Çizgisi’ni koymuşlar mı?” diyerek heyecanla planı masaya yaymıştı.
Planda Ova Koruma Çizgisi yer alıyordu; ancak iki buçuk yıl içinde Bursa’da kaçak yapılaşmalar yaşanmış ve bu koruma çizgisi Zafer Mahallesi’nde kalmıştı. Bu geçmişe dair anekdotları paylaşarak, “Bursa’nın bugünkü sorunlarının hepsi planı zamanında yapamamaktan kaynaklanıyor. İlk adım geç kaldığı için yamayı tutturamıyoruz” dedik.
Bursa’nın geleceği adına yeni bir yapılanma gerektiği açık. Belediyeler, akademik odalar ve çeşitli kurumlar, Bursa için çalışmalarını sürdürüyor, projeler geliştiriyorlar. Ancak siyaset gündeminin sürekli değişkenlik göstermesi, planlama, depremsellik ve kentsel dönüşüm gibi konularda sivil toplum ayağında bir eksiklik yaratıyor.
Bursa Platformu, bu meseleleri tartışmak ve sorunlara çözüm önerileri geliştirmek adına açtığı yol ile bu eksiklikleri gidermeye yönelik bir fırsat sunabilir.
Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…
