Bursa’nın Osmangazi ilçesinde, Çağlayan Mahallesi’nde yaklaşık 100 dönüm alanda bulunan ağaçlar, ömürlerini tamamladıkları gerekçesiyle kesilerek yerine yeni fidanlar dikilmiştir. 22 Aralık Pazar günü başlayan ağaç kesim işlemleri esnasında gerekli önlemlerin alınmaması sonucu, bir ağaç 140 sporcunun antrenman yaptığı halı sahanın içerisine düşmüştür. Her ne kadar mahalle sakinleri, ağaç kesiminde usulsüzlük olmadığını belirtse de, yenilenen fidanların büyümeden önce diğer ağaçların kesilmemesi gerektiğini savunmaktadırlar.
Kesim işlemlerinin başlamasıyla birlikte, ağaçların yerine yeni fidanlar dikilmeye başladı. Ancak, kesim sırasında alınan önlemlerin yetersizliği, yaralanma veya can kaybı riskini artırmıştır. Neyse ki, ağacın düştüğü sırada sahada kimsenin olmaması, olası bir felaketi engellemiştir. Mahalle sakinleri, kesim işlemlerinin daha dikkatli ve kademeli olarak gerçekleştirilmesi gerektiği konusunda hemfikirdirler.
Çağlayan Spor Kulübü’nün başkanı Yalçın Yaşbey, 22 Aralık tarihinde yapılan kesimin ihale ile kararlaştırıldığını, ancak kesim esnasında futbol sahasına zarar verildiğini dile getirdi. Yaşbey, “Bu zararın karşılanmasını ve köyümüzde yapılan kesimin durdurulmasını talep ediyoruz. Bursa yeşil bir şehir olarak bilinmekte ancak yeşil alanımız kalmadı. Doğa ve iklim krizi göz önünde bulundurulduğunda, bu yaşam kaynaklarının yok olmaması gerekiyor.” ifadelerini kullanmıştır.
Yaşbey, sahaya verilen zararın onarım maliyetinin 10-15 milyon lira civarında olduğunu belirtirken, kulüp olarak antrenmanlarını Hürriyet sahasında gerçekleştirdiklerini ekledi. Kesim sırasında düşen çam ağacının, futbol sahasının halısının üzerine kesilmesi nedeniyle, ağacın talaşının halının içinde kaldığı ifade edilmiştir. Ayrıca, bu durumu umursamayan bir yaklaşım sergilendiğini ve zararların bir an önce giderilerek bu alanın tekrar kullanıma kazandırılması gerektiğini vurguladı.
“5 SENE ÖNCE EKİLEN AĞAÇLAR HALA DAHA BÜYÜMEDİ”
Çağlayan Mahallesi sakini Gürkan Akşit ise, yanlış bir planlama yapıldığını belirterek, “Yenileme adı altında kesim yapıyorlar fakat 5 yıl önce dikilen ağaçlar hala yeterince büyümedi.” diyerek mevcut durumu eleştirmiştir. Akşit, bu süreçlerin doğru işlenmediğini ve ormanların yok olduğunu ifade etti. Mahalle sakinleri, köylerinin tek oksijen kaynağının bu alan olduğunu ve buranın da kesilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade ediyorlar. Yaklaşık 100 dönüme yakın bir alanın kesildiğini belirten Akşit, “Bu ağaçlar bizim ailemiz ve çocuklarımızla geldiğimiz piknik yerleri.” diyerek, duygusal bir bağlama vurgu yapmıştır.
Olayın tüm bu boyutlarıyla ele alınması, yerel yönetimler, çevre kuruluşları ve toplumun birlikte hareket etmesi gerektiğini göstermektedir. İklim değişikliği ve çevresel etkiler bağlamında, Bursa’nın doğal alanlarının korunması büyük önem taşımaktadır. Mahalle sakinlerinin talepleri, doğal yaşam alanlarının korunarak gelecek nesillere bırakılması yönünde çok değerlidir. Ekosistem dengesi için sürdürülebilir uygulamaların hayata geçirilmesi gerektiği açıktır.