Antalya’da, şehirlerarası otobüs terminaline gelen bir koli, dikkat çeken bir olayın merkezine yerleşti. 2024 yılı Aralık ayının sonlarına gelindiğinde, Ankara’dan yola çıkan bu koli, teslim alınmadığı için otogarın emanet odasına götürüldü. Yetkililerin bu koliyi kontrol etmek amacıyla x-ray cihazından geçirdiği sırada, içerisinden bir ‘Rhesus’ türü maymunun çıkması, herkesi şaşkına çevirdi.
İlk olarak, kolinin herhangi bir şekilde teslim edilmemesi sebebiyle emanet odasına götürülmesi, normal bir uygulama olarak değerlendirildi. Ancak, x-ray taraması sırasında ortaya çıkan durum, durumu daha da garip hale getirdi. Bu noktada, maymunun varlığına dair ortaya çıkan bilgi, hem otogardaki hem de çevredeki tüm yetkililerin dikkatini çekti. Geri alınan tarafından herhangi bir talep ya da bilgi gelmediği için, maymunun durumu da belirsizlik içinde kaldı.
Koliyi almaya gelen M.K. isimli kişi, durumu açıklayarak, “Hediye gönderildi. Kutuda ne olduğunu bilmiyordum” şeklinde bir açıklamada bulundu. M.K.’nın bu ifadeleri, maymunun koliden çıkmasının ardından yaşanan karmaşayı daha da büyüttü. Hediye olarak gönderilen bir maymunun, bir otogarın emanet odasında yer alması, hem yasal hem de etik açıdan birçok sorunu beraberinde getirdi.
Antalya’daki bu olay, hayvan hakları ve yasal düzenlemeler ile ilgili olarak önemli bir tartışma başlattı. Şehirlerarası taşımacılıkla ilgili hükümler ve düzenlemelerin, canlı hayvanların taşınması konusunda daha sıkı bir şekilde gözden geçirilmesi gerekliliği gündeme geldi. Bunun yanı sıra, maymun gibi çeşitli türlerin beslenmesi ve taşınması konusunda da daha fazla bilgilendirme ve eğitim yapılması gerektiği sonucuna varıldı. Olay, hayvanların sorumlu bir şekilde sahiplenilmesi ve taşınması konusundaki farkındalığı artırdı.
Olayın sonucunda, ‘Rhesus’ maymununun nereden geldiği, nasıl bir ortamda tutulduğu ve sağlık durumunun ne olduğu gibi sorular da gündeme geldi. Hayvanın sağlığı açısından gereken muayenelerin yapılması ve uygun şartlarda barındırılması için gerekli adımların atılması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, maymunun kazaen bir hediye olarak gönderilmiş olmasının, bu tür canlıların korunması ve haklarına saygı gösterilmesi açısından ne denli sorunlu olduğunun altı çizildi.
Bütün bu gelişmeler, Antalya’da yaşanan bu olayın sadece bir anlık durum olmadığını; aynı zamanda toplumda hayvanlara karşı bir farkındalık yaratma fırsatı sunduğu gerçeğini gözler önüne serdi. M.K.’nın ifadesinin ardından başlayan süreç, hem yasal önlemler hem de toplumsal duyarlılık açısından önemli bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Gelecekte benzer olayların yaşanmaması için gerekli adımların atılması ve toplumsal bilinçlenmenin sağlanması, herkesin sorumluluğu olarak öne çıkıyor.