Almanya’da, Saksonya-Anhalt eyaletinin Magdeburg kentinde bulunan Noel pazarına yönelik gerçekleştirilen saldırının şüphelisi hakkında çarpıcı iddialar ortaya atıldı. İddialara göre, Talib al-Abdulmohsen isimli bu şahıs, bir yıl önce ülkede bir “risk değerlendirmesinden” geçmişti. Welt gazetesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberde, Saksonya-Anhalt Eyalet Kriminal Dairesi (LKA) ile Federal Kriminal Dairesi (BKA) tarafından gerçekleştirilen bu değerlendirmede, al-Abdulmohsen’in somut bir tehlike oluşturmadığı sonucuna varıldığı ifade edildi.
Bu süreçte Saksonya-Anhalt Anayasayı Koruma Dairesi’nin de şüpheli hakkında herhangi bir soruşturma başlatmadığı bildirilmektedir. Bu durum, kamuoyunda bazı tartışmalara yol açarken, güvenlik güçlerinin bu tür bireyler hakkında daha fazla dikkat gösterip göstermediği sorusunu gündeme getirmiştir.
Welt am Sonntag gazetesinin haberinde ise daha başka bir dikkat çekici gelişme yer aldı. Suudi Arabistan’da yaşayan bir kadının, Berlin polisiyle irtibat kurarak Talib al-Abdulmohsen’in ismini ve doğum tarihini vererek uyarıda bulunduğu bildirildi. Kadın, “Çok acil, rastgele Alman vatandaşlarını öldüreceğini söyleyen bir adam var, lütfen bir şeyler yapın ve onu mümkün olan en kısa sürede yakalayın” şeklinde bir elektronik posta gönderdi. Fakat bu mesajın Berlin’deki polis yerine, ABD’nin New Jersey eyaletindeki Berlin kasabasında bir karakola gönderildiği belirtilmiş. Söz konusu kasabada, gelen elektronik postaya ne yapıldığı bilinmemektedir.
Kadının ayrıca, Almanya’da Federal Göç ve Mülteci Dairesi (BAMF) sosyal medya platformu X hesabına da al-Abdulmohsen hakkında uyarıcı mesajlar ilettiği kaydedilirken, BAMF’ın bu mesajın içeriğine ilişkin herhangi bir yanıt vermediği ve durumu polise bildirmesi için tavsiyede bulunduğu ifade edilmiştir. Bu tür uyarılar, güvenlik birimlerinin yeterince etkin olup olmadığı konusunda eleştirileri beraberinde getiriyor.
Magdeburg kentinde gerçekleşen saldırı sonucunda, saldırganın olay sırasında 9 yaşında bir çocuk da dahil olmak üzere toplamda 5 kişinin hayatını kaybetmesine, 200’ün üzerinde kişinin de yaralanmasına neden olduğu belirtiliyor. Bu dramatik olay, Almanya’da güvenlik endişelerini bir kez daha gündeme taşıdı. Özellikle yıl sonunda yapılan bu tür etkinliklerin güvenliğinin artırılması gerektiğine dair çağrılar yapılmaktadır. Hem yerel hem de ulusal güvenlik güçlerinin bu tür olayların önlenmesi için daha etkili adımlar atması bekleniyor.
Özetle, Almanya’da yaşanan bu olay, iç güvenlik politikaları ve uluslararası işbirliğinin önemi üzerine düşündürücü soruları beraberinde getirirken, hâlâ devam eden gelişmelerin ilerleyen günlerde nasıl bir hal alacağı merakla bekleniyor.