Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 23 Eylül 2021 tarihinde telefonda önemli bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmenin ana konu başlığını, Azerbaycan Hava Yolları’na (AZAL) ait bir uçağın düşürülmesi oluşturdu. Bu olay, hem Azerbaycan hem de Rusya için kritik bir durum teşkil etmekteydi.
Görüşme sırasında, Aliyev ve Putin, uçağın düşürülmesiyle ilgili detayları ele aldı. Bu konuşma, iki ülkenin ilişkileri açısından büyük bir önem taşıyor, zira düşürülme olayı, bölgedeki siyasi dinamikleri etkileyebilecek bir durum olarak değerlendiriliyordu. Her iki liderin de bu tür olayların tekrarlanmaması adına gerekli önlemleri alma konusundaki niyetleri, zamanın ruhuna uygun bir yaklaşım sergilediği görülüyor.
Aliyev, telefonda yapılan görüşmede, olayın nedenleri hakkında daha fazla bilgi almak istediğini ifade etti. Özellikle uluslararası havacılık kurallarının ihlal edilip edilmediği ve olayın arka planı hakkında netlik sağlanmasının önemine vurgu yaptı. Bu bağlamda, düşürülme olayıyla ilgili soruşturmaların başlatılması gerektiği konusunda da hemfikir oldu.
Putin ise bu durumun ciddiyetini anlamış gözükerek, gerekli araştırmaların yapılması için tüm desteklerini sunacaklarını dile getirdi. Özellikle Rusya’nın bu kaza üzerindeki uluslararası gözetimi artırma yönündeki isteği, iki ülkenin güvenlik iş birliği açısından önem taşıyor.
Görüşme, iki liderin de meseleleri doğrudan ve birbirlerine destek vererek ele alabileceğini gösterdi. İlişkilerin daha da derinleşmesi, bu tür durumların daha iyi yönetilmesini sağlayabileceği gibi, bölgedeki barış ve istikrarın sağlanmasına da katkıda bulunabilir. Aliyev ve Putin arasındaki bu telefon görüşmesi, her ne kadar acılı bir olayla ilgili olsa da, diplomasi aracılığıyla sorunların nasıl çözülebileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Sonuç olarak, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in gerçekleştirdiği bu telefon görüşmesi, iki ülke arasındaki iletişim ve iş birliğinin önemini vurgulamaktadır. Bu tür görüşmelerin, gelecekte benzer olayların önlenmesi açısından önemli bir adım olduğu, barış ve istikrara katkıda bulunacağı düşünülmektedir.