Akıllı, ekolojik anlamda verimli ve dayanıklı yapılar üreten Oytaş Yıldız İnşaat, teknoloji tabanlı çalışmalarında birçok farklı disiplinin birikiminden faydalanıyor. Kente katma değeri yüksek yapılar kazandıran Osman Yıldız deprem konusunda, bilimsel denetlemelerin sıkılaştığını vurguluyor. 250 kişiyi aşan istihdamıyla Oytaş Yıldız İnşaat’ın ve Bursa’nın geleceğini konuştuk.
∆ Sayın Osman Yıldız, 2023 yılında TOSAB (Tekstil Organize Sanayi Bölgesi) için bir proje hazırlıyordunuz. Bu proje sonuçlandı mı?
◊ Badırga bitişiğinde yer alan TOSAB’da başladığımız projemizi Altın Boya şirketi için yapıyoruz. 14.000 metrekarelik bu projede bir yandan temelleri yapıyoruz bir yandan da prefabrikleri koymaya başladık. İki katlı yapımız bir tekstil boyahanesi olarak tasarlandı. Boyahanelerin ilk katı yüksek yapılır. Havalandırma açısından gerekli bir mühendislik çalışmasıdır. Bu projemizde, bütün projelerimizde olduğu gibi gerekli bütün bilimsel veri ve teknolojik gelişmeleri hesaba katarak çalışıyoruz.
∆ Fabrika inşaatları yaparken mühendislik ötesinde başka disiplinlere de başvuruyor musunuz?
◊ Elbette başvuruyoruz. Fabrika inşaatı yaparken birçok sektörü göz önünde bulun durarak çalışmak gerekir. Tek sektöre uygun yapılan fabrikaların ömrü kısa olur. Örneğin, boyahaneler için daha spesifik etütler gerekiyor. Bu tesislerde 3-4 bin tonluk su depoları yapmak gerekiyor. İnşaatlarda finanstan, zemin etütlerine, sosyolojiden mühendisliğe kadar birçok disiplin bir arada çalışır. Bilmek zorundasınız çünkü yapılacak en ufak hata telafisi mümkün olmayan hasarlara sebep olabilir. Elbette teknolojiyi de unutmamak gerekir. Teknolojiden faydalanmayan şirketler yok olup gitmeye mecburdur.
∆ Kentimizin önde gelen yapı üretim şirketlerinden biri olan OYTAŞ – YILDIZ İnşaat’ı başarıyla yönetiyorsunuz. Yeni projeleriniz ya da sürmekte olan çalışmalarınız var mı?
◊ Başköy bölgesinde Durmazlar Holding için 120 adet sanayi dükkânı planlıyoruz. 120.000 metrekarelik bir alanda tamamlanacak bu proje bloklardan oluşacak ve ticaret merkezi olarak konumlanacak. Otoban girişi olan bu proje Bursa’nın büyüme yönü göz önünde bulundurularak tasarlandı. Bunun dışında yine Bursa’nın İzmir Yolu üzerindeki kısmında Badırga’da kurulmakta olan TEKNOSAB’da büyük bir marka için 15.000 metrekarelik bir fabrika yapıyoruz. Yine TEKNOSAB’da farklı bir fabrika daha yapıyoruz. Tekstil üzerine çalışacak bir fabrikadır. Çin’den ithal edilen ürünler artık burada yapılacak. Ayrıca Savunma Sanayiinde faaliyet gösterecek bir kuruluş için yine fabrika imalatı yapmaktayız. Bursa’da konuttan daha da ileride fabrika projesi üretimi var ve gelecekte de bu üretimlerin devam edeceğine inanıyorum.
∆ Sizce, depremsellik konusunda sağlam bir denetleme sistemi var mı?
◊ Özellikle statik projeleri çok sıkı de netleniyor. Ruhsat almak eskisi kadar kolay değil. 8-10 yerden denetleme yapılıyor ve bütün süreçler tek tek inceleniyor. Artık her projede oda onayları isteniyor. Ardından Yapı Denetim’den onaylar alınıyor. Belediyeden de geçtikten sonra bir de kendi süzgecinizden dikkatlice geçirmeniz gerekiyor projenizi. Eskiden beton numunelerinin kontrolleri de bugün olduğu gibi sıkı yapılmıyordu. Artık Bakanlık tarafından uygulanan elektronik beton ve demir izleme sistemleri ile her şey çok daha iyi denetleniyor. Beton numunelerinin sonucunu siz görmüyorsunuz bile. Bir problem varsa gelen yazı üzerine gereken önlemler alınıp tekrar denetlenmeye gönderiliyor. Elbette bunlar çok iyi gelişmelerdir. Bu denetleme hem imalatçıların hem de inşaat sahiplerinin içini rahatlatıyor.
∆ Güvenilir fabrikaların, kaliteli tasarımları olan iş yerlerinin üreticisi olarak tanınıyorsunuz. Oytaş-Yıldız İnşaat’ın konut ya da villa projeleri devam ediyor mu?
◊ Kendi arazilerimiz üzerinde villa projesi yapmaya başlamıştık. Çağrışan’da 6 villa yaptık. Daha başlarken 4 villa satılmıştı. Şimdi iki villamız daha kaldı. İnsanlar hem proje anlamında hem de inşaat kalitesi anlamında doğrusunu yapacağımızı biliyorlar ve sağ olsunlar bu projemize de teveccüh gösterdiler. Öncesinde de konut imalatları yapmıştık. Ancak bildiğiniz gibi, özellikle konut ya da villa projeleri yapmak amacıyla yola çıkmadık. Oytaş’ın uzmanlık alanı, başta da konuştuğumuz gibi sanayi yapılarıdır.
∆ Ürettiğiniz yapılarda enerji konusunda ne gibi hassasiyetleri önceliyorsunuz? Yapıları üretirken teknolojiden nasıl faydalanıyorsunuz? Akıllı binalar, sürdürülebilir işletmeler inşa ederken yenilikleri göz önünde bulunduruyor musunuz?
◊ Çağın en önemli gerekliliklerinden biri de teknolojidir. Günden güne gelişen teknolojiler sayesinde akıllı binalar yapıyoruz. Yangına ya da iş kazalarına karşı çalışanları koruyan yapılar tamamen teknolojik altyapılar ile donatılıyor. Aynı zamanda yeşil binalar da yapıyoruz. İki kavramı aynı potada birleştirerek çağa uygun uzun ömürlü fabrikalar tasarlıyoruz. Beton haricinde bütün malzmelerin geri dönüşümlü olmasına dikkat ediyoruz. Gümüş, Altın ya da Platin kategorilerinde yeşil bina çalışmaları yapıyoruz. Aynı biçimde enerji tasarrufu için fabrikaların çatılarında güneş enerjisi sistemi kurulacak biçimde pozisyon alıyoruz. Çünkü güneş enerjisi çok önemli bir kaynak ve mutlaka kullanılmalı.
∆ Sayın Yıldız, global anlamda herkesin yakından incelediği ‘sürdürülebilirlik’ ve ‘inovasyon’ kavramları hakkında neler düşünüyorsunuz? Bu kavramlara işlerinizde yer veriyor musunuz?
◊ Bu gelecekle ilgili bir konudur. Oytaş Yıldız İnşaat olarak geleceğe uyumlu adımlar atmaya çalışıyoruz. Bu konuda da oğlum önemli çalışmalar yaptı. Kendisi İnşaat Yüksek Mühendisi oldu. Londra’daki master programının ardından Yapı İşletmesi alanında diplomasını aldı. Şimdi de kendisi şirketimizde çalışıyor. Bu kavram, yapıların en verimli biçimde planlanması anlamını içeriyor. Hem ekonomik, hem dayanıklı hem de ileri teknolojili fabrikaları tasarlamak bizim açımızdan sürdürülebilirlik kavramının içini doldurmak anlamına geliyor. 20 yıl sonra Oytaş Yıldız İnşaat’ın işlerine baktığımızda doğru adımları attığımızı görmek istiyoruz. Bu yüzden hem inovatif hem de sürdürülebilir işlere imza atan bir marka olabilmek adına bugünden çalışmalarımızı başlattık.
