TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (ETÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı’nın başkanı, Dr. Gamze Gürcan, ruhsal hastalıkların fiziksel etkilerinin yanı sıra, fiziksel hastalıkların da ruhsal etkileri olduğuna dikkat çekti. Dr. Gürcan, bu konunun önemini vurgulamak için 2025 tarihinde düzenlenen “Konsültasyon ve Liyezon Sempozyumu”‘nda önemli bilgiler sundu.
Sempozyum, TOBB ETÜ Tıp Fakültesi Ana Bilim Dalı ile TOBB ETÜ Psikiyatri Topluluğu işbirliği ve Türkiye Psikiyatri Derneği’nin desteği ile gerçekleştirildi. Sempozyumda, Türkiye’nin farklı üniversitelerinden uzman akademisyenlerin katılımıyla güncel bilgi ve deneyimler paylaşıldı. Bu etkinliğin, özellikle ruh sağlığının fiziksel hastalıklar üzerindeki etkilerini ele alarak, bilimsel ilerlemelere katkı sağlamayı hedeflediği belirtildi.
Dr. Gürcan, konsültasyon ve liyezon psikiyatrisinin, fiziksel hastalıklara eşlik eden psikiyatrik bozukluklar ve psikososyal sorunların tanı, tedavi ve izlenmesine odaklanan bir disiplin olduğunu söyledi. Ayrıca, bu alanın bireylere biyopsikososyal bir bütünlük içinde yaklaşmayı amaçladığını ifade etti.
Gürcan, ruhsal hastalıkların fiziksel etkilerinin yanı sıra, fiziksel hastalıkların da ruhsal dengeleri etkileyebileceğini vurgulayarak, “Onkoloji hastasının tedavi sürecinde, ruh halini göz ardı etmeden ilerlemek gerekir.” dedi. Duygu durumunun fiziksel sağlığı etkileyebileceğini belirten Gürcan, “Kronik hastalıklar ve ağrı durumları ruh halini etkileyebilir. Bu nedenle sağlık profesyonellerinin bunu iyi anlaması şart.” şeklinde konuştu.
“PSİKİYATRİSTLERLE ORTAK ÇALIŞILMADIĞI İÇİN TEDAVİ EKSİK KALIYOR”
Etkinlikte konuşan Türkiye Psikiyatri Derneği ‘Konsültasyon ve Liyezon’ çalışma birimi koordinatörü Doç. Dursun Hakan Delibaş, konsültasyon ve liyezonun Türkiye’de henüz psikiyatri alt dalı olarak görülmediğini ve sempozyumun bu konuda farkındalık oluşturmayı hedeflediğini dile getirdi. Doç. Delibaş, birçok tıbbi hastalığın, psikiyatristlerle işbirliği yapılmadığı için tedavi süreçlerinin eksik kaldığını belirtti.
Özellikle dermatoloji, kardiyoloji, gastrointestinal hastalıklar ve kronik ağrı hastalıklarının psikiyatri ile birleşik bir çalışmayı gerektirdiğine dikkati çeken Delibaş, “Bu branşların psikiyatriyle ortak çalışması, sağlık alanında büyük faydalar sağlayacaktır.” dedi.
“KONSÜLTASYON VE LİYEZON YAN DAL OLMALI”
Etkinliğin bir diğer önemli konuşmacısı ise Ankara Üniversitesi Konsültasyon ve Liyezon Psikiyatrisi (KLP) Bilim Dalı Kurucu Başkanı ve Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hakan Kumbasar oldu. Kumbasar, insanın bir bütün olarak ele alınması gerektiğini vurgulayarak, ruhsal ve bedensel sorunlar arasındaki ilişkiyi anlamanın önemine değindi. Dünya Psikiyatri Birliği’nin bu kavramı 1970’lerden beri tanımladığını da hatırlattı.
Prof. Dr. Kumbasar, konsültasyon ve liyezonun mutlaka bir yan dal olması gerektiğinin altını çizerek, hastanelerde bu birimlerin kurulmasının gerekliliğini vurguladı. Böyle bir düzenlemenin hem hastalar hem de hekimler için büyük faydalar sağlayacağını belirten Kumbasar, “Bu birimlerin varlığı, hastaların hastanedeki süreçlerini kısalt
