Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Ürdün’deki Toplantısı
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’nin geleceği hakkında müzakerelerde bulunmak üzere Ürdün‘de gerçekleştirilen dışişleri bakanları toplantısına katıldı. Bu önemli toplantı, Suriye’deki siyasi geçiş süreçlerinin ele alınacağı bir zemin sunmak amacıyla düzenlenmiştir.
Akabe kentinde yapılan toplantı, Türkiye, ABD, Ürdün ve diğer Arap ülkelerinin dışişleri bakanlarının bir araya gelmesine vesile oldu. Toplantıya ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, Suudi Arabistan, Irak, Lübnan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Katar gibi ülkelerin dışişleri bakanları katılım sağladı. Aynı zamanda, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) temsilcileri de toplantının önemli katılımcıları arasında yer aldı.
Toplantının dikkat çekici bir yönü, Beşar Esad‘ın en önemli müttefikleri olan Rusya ve İran‘ın toplantıya davet edilmemiş olmasıydı. Bu durum, uluslararası siyasetteki hassas dengeleri gözler önüne sererken, Suriye üzerindeki etkilerin tartışılması açısından önemli bir ayrışmayı da yansıtıyor.
Toplantının ana hedefi, Suriye’deki siyasi çözüm sürecini desteklemek ve bu süreçte uluslararası işbirliğini güçlendirmek olarak belirlenmiştir. Katılımcı ülkelerin, Suriye konusunda ortak bir strateji geliştirmeleri ve bu çerçevede atılacak adımları tartışmaları beklenmektedir. Bu tür toplantılar, Suriye’nin istikrarı için önemli fırsatlar sunarken, katılımcı ülkelerin birbirleriyle olan ilişkilerini de güçlendirme olanağı sağlıyor.
Hakan Fidan, toplantının ardından yaptığı açıklamalarda, Türkiye’nin Suriye’deki duruma dair tutumunu ve çözüm önerilerini dile getirirken, ülkeler arası işbirliğinin önemini vurguladı. Türkiye’nin, Suriye halkının ihtiyaçlarına yönelik duyarlılığının devam ettiğini belirtti ve bu konuda diğer ülkelerle ortak hareket etmenin gerekliliğini ifade etti.
Böylece, Ürdün’de gerçekleşen bu dışişleri bakanları toplantısı, Suriye üzerindeki uluslararası tartışmaların yeniden gündeme gelmesine ve ülkeler arasında daha sıkı bir işbirliğinin sağlanmasına yönelik önemli bir zemin oluşturmuştur. Suriye’nin geleceğini şekillendirecek bu tür toplantıların, bölgedeki istikrar ve barış bakımından ne denli kritik olduğu bir kez daha görünür hale gelmiştir.