İsrail ordusu, son günlerde Suriye ordusuna ait bilgi teknolojileri merkezlerine karşı yoğun hava saldırıları gerçekleştirmektedir. Bu saldırıların, gecenin ilerleyen saatlerinde yapılması nedeniyle daha az dikkat çektiği düşünülüyor. İsrail ordu radyosunun aktardığı bilgilere göre, savaş uçakları, Suriye ordusuna ait 20 bilgi teknolojileri tesisini imha etmiştir.
Bu hava saldırıları kapsamında, Suriye ordusuna ait iletişim antenleri ve elektronik savaş araçlarının yer aldığı tesisler hedef alınmıştır. Böylece, bu yüksek teknolojik kapasiteye sahip tesislerin “düşman unsurlar” tarafından ele geçirilme riski göz önünde bulundurulmuş ve bu korku ile bombardımana maruz bırakılmıştır. Bu durum, Suriye’deki askeri yapılanmaların daha da zayıflatılması amacıyla gerçekleştirilmiştir.
İsrail ordusu, hava saldırılarını yalnızca başkent Şam ile sınırlı tutmamış, Suveyda, Lazkiye, Tartus gibi önemli kentlerin yanı sıra Hama’nın güneybatısındaki Misyaf ilçesinde de gerçekleştirmiştir. Tüm bu bölgeler, Suriye’nin askeri ve stratejik açıdan önemli yerleri olarak değerlendirilmektedir. Saldırılar, Suriye’de 27 Kasım tarihinde başlayan ve şiddetlenen çatışmaların ardından, Baas rejimi ve Esed iktidarının durumu ile de doğrudan ilişkilidir. Bu dönemde, İsrail, Suriye’deki askeri kapasiteyi yok etmek amacıyla yüzlerce hava saldırısı gerçekleştirmiştir.
İŞGALCİ İSRAİL’İN SURİYE’DEKİ TAMPON BÖLGEYİ İŞGAL ETMESİ
İsrail ordusunun 8 Aralık 2023 tarihinde, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz’ın talimatları doğrultusunda işgal altındaki Golan Tepeleri’nde bir tampon bölgeye girdiği bildirilmiştir. Bu girişim, İsrail’in Suriye’yle olan gergin ilişkilerinin daha da derinleşmesine neden olmuştur.
Bilindiği üzere, İsrail, Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni 1967 yılından beri işgal altında tutmaktadır. 1974 yılında İsrail ile Suriye arasında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması, tampon bölge ve silahsızlandırılmış alanın sınırlarını belirlemiştir. Ancak, son gelişmeler bu anlaşmanın geçerliliğini sorgulamaya açmakta ve bölgedeki askeri dengeleri tehdit etmektedir.
Bunun yanı sıra, İsrail ordusunun düzenlediği hava saldırıları, uluslararası kamuoyunda da yankı uyandırmakta ve bölgedeki gerilimi tırmandırmaktadır. Özellikle Suriye’deki iç savaş ve hükümetin zayıflaması ile birlikte, dış güçlerin müdahalesinin de artması, bu saldırıların daha büyük bir çapta uluslararası krizlere yol açabileceği endişelerini beraberinde getirmiştir. Dolayısıyla, bölgedeki gerginliklerin etkileri uzun vadede hem Suriye hem de İsrail için önemli sonuçlar doğurabilir.