İngiltere merkezli araştırmacılar, astım atakları için 50 yıl aradan sonra ilk kez farklı bir tedavi yöntemi geliştirdiklerini duyurdular. Türkiye ve dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen astım hastalığına karşı sunulan bu yeni çözüm, uzmanlar tarafından oldukça heyecan verici bulunuyor.
Yeni tedavi yöntemi, astım atağı sırasında ve KOAH olarak bilinen kronik obstrüktif akciğer hastalığı durumlarında bağışıklık sisteminin belirli kısımlarını baskılayabilen bir enjeksiyon formundadır. Bu yaklaşım sayesinde, hastaların bağışıklık tepkisini daha iyi kontrol altına alma imkanı doğuyor. Göğüs hastalıkları uzmanları, bu tedavi yönteminin özellikle şiddetli vakalarda etkinliğini gösterdiğini belirtmektedir. Araştırmanın sonuçları, bu yöntemin artık astım ataklarında düzenli olarak da kullanılabileceğini ortaya koymuştur.
“DEVRİM NİTELİĞİNDE BİR İLAÇ OLACAK”
İngiltereli araştırmacılar, bu yeni tedavi yönteminin astım tedavisinde devrim niteliğinde bir etki yaratabileceğini ifade etmektedir. Araştırmalar, KOAH ve astım ataklarının her bir bireyde farklı seyir izlediğini, dolayısıyla bağışıklık sisteminin çeşitli bileşenlerinin aşırı şekilde aktive olduğunu göstermiştir. Genel olarak solunum sorunları, nefes darlığı, göğüste hırıltı ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösteren astım atakları, düzenli inhaler kullanımı ile kontrol altına alınabiliyor. Ancak inhaler tedavisinin yetersiz kaldığı durumlarda doktorlar genellikle steroid tedavisine yönelmektedir.
TEDAVİ BAŞARISIZLIK ORANI YÜZDE 74’TEN YÜZDE 45’E DÜŞÜYOR
Yapılan araştırmalar, 158 hasta üzerinde gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar, steroid tedavisi ile elde edilen başarı oranının yüzde 74 gibi yüksek bir seviyede olduğunu, ancak yeni geliştirilen tedavi yöntemi ile bu oranının yüzde 45’e düştüğünü göstermiştir. Ayrıca, bu yeni tedavi yönteminin uygulandığı hastalar daha az hastaneye yatmakta, başka tedavi yöntemlerine daha az ihtiyaç duymakta ve ölüm oranlarında belirgin bir azalma yaşanmaktadır.
ASTIM ATAĞI VAKALARINDA BÜYÜK FAYDA
Göğüs hastalıkları uzmanları, astım atağı vakalarının sıkça görüldüğünü belirterek, bu yeni tedavi yöntemi ile oldukça büyük bir fayda sağlanabileceğini vurgulamaktadır. Bu tedavi yönteminin hem astım hem de KOAH hastaları için bir dönüm noktası olabileceği ifade edilmektedir. Uzmanlar, “Son 50 yıldır tedavi yöntemlerinde önemli bir değişiklik olmamıştı. Bu gelişme devrim niteliğinde olacak,” şeklinde değerlendirmelerde bulunmaktadır. Ayrıca, bu ilacın uygulanmaya başlanması ile birlikte hastaların sağlık durumlarında ve yaşam kalitelerinde belirgin bir iyileşme gözlemlenmiştir. Türkiye’de bu gelişmenin uygulanması için çalışmalar hız kazanmıştır.
Bunun yanı sıra, tedavi yöntemi ile ilgili kapsamlı bir test sürecinin 2025 yılında başlayacağı beklenmektedir. Uzmanlar, ilacın içindeki etken maddelerin maliyetinin yüksek olduğunu ve bu durumun ilacın erişilebilirliği üzerinde etkili olabileceğini belirtmektedir. Tam anlamıyla erişim sağlanabilmesi için yapılacak çalışmalar, ilacın maliyetine yönelik incelemeleri de kapsayacaktır.