Burdur’da meydana gelen zemin kayması, Fevzi Çakmak Mahallesi’nde bulunan dört evde ciddi hasara yol açtı. Belediye ekipleri, hasar gören evlerden birini güvenlik nedeniyle mühürlerken, AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) yetkilileri de bölgeyi incelemek üzere harekete geçti. Yapılan incelemeler sonucunda, sismik bir raporun da hazırlandığı bildirildi.
Olay, 2024 yılı Salı günü, Burdur Gölü’nün yakınındaki Fevzi Çakmak Mahallesi’nde gerçekleşti. Zemin kayması sonucu yolda çöküntü meydana gelirken, bu olay, yolun hemen yakınında bulunan dört evin duvarlarında dikkat çekici çatlakların oluşmasına neden oldu. Olayla ilgili detaylı bilgi almak için gazetecilere konuşan ev sahiplerinden biri olan Ayşegül Karabiber, sabah saatlerinde evindeki fayansların patladığını ve torunundan yolun çöktüğüne dair bilgi aldığını kaydetti.
Karabiber, yaşadığı durumu şu sözlerle aktardı: “Yan bahçe de su doldu. Orada su kuyusu vardı, o kuyu ters dönmüş ve çökmüştü. Oradan su fışkırırken gördük.” Bu durum üzerine belediye ekiplerine haber verildi. Ekiplerin hızlı bir şekilde müdahale ettiğini belirten Karabiber, “Sonra belediye ekipleri geldi, yolu kazdı, bahçedeki suyu boşalttı ve su patlağını giderdi. Bana ‘Evde birkaç gün oturmayın.’ dediler. Yan komşumun evi çok kötü, benimki onlarınki kadar değil.” dedi. Ayrıca, yetkililerden evlerinin onarılması için yardım talep ettiğini sözlerine ekledi.
Burdur Belediyesi İmar Müdürlüğü yetkilileri, yapılan incelemelerde sokağın eski bir dere yatağı üzerinde bulunduğunu ortaya çıkardı. Yumuşak zemin ile su altyapısının zarar görmesi, zemin kaymasının başlıca sebepleri arasında gösterildi. Hasar gören evlerden biri güvenlik gerekçesiyle mühürlenirken, ilgili yetkililer mahalledeki incelemelerinin devam ettiğini aktardı.
Sonuç olarak, Burdur’da meydana gelen bu zemin kayması olayı, hem yerel yönetimleri hem de AFAD’ı harekete geçirdi. Sisinmoid raporların hazırlanması, bölgedeki mevcut durumu daha iyi anlamak ve tedbir almak adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. Ev sahiplerinin yaşadığı kayıplar ve hasarlar, yerel otoritelerin üzerindeki yükü artırırken, bu tür olayların önlenmesi ve zararların en aza indirilmesi için yapılacak çalışmalar büyük bir önem arz etmekte.