Yılmaz, yazısında Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu Projesi ile ilgili son rapora dikkat çekti. Bu projenin toplam uzunluğunun 201 kilometre olduğunu belirtti.
Rapor, öncelikle teknik detaylar sunarak başlıyor. Yılmaz, projede yer alacak olan unsurları şu şekilde aktarıyor: “7 istasyon, 33,5 kilometre uzunluğunda 23 tünel, 7,7 kilometre uzunluğunda 11 kaçış tüneli, 3,5 kilometre uzunluğunda 7 aç-kapa tünel, 5,5 kilometre uzunluğunda 34 demiryolu köprüsü, toplam 3,7 kilometre 4 viyadük ve toplamı 1,7 kilometre olan 76 altgeçit inşa edeceğiz.”
Hızlı tren konusuna da değinen yazar, bu hattın 250 kilometre hız kapasitesine sahip olduğunu ve Bursa’dan Ankara’ya sadece 2 saat 15 dakikada ulaşma imkânı sunduğunu vurguladı. Ayrıca, projeye dahil olan kesimlerin uzunlukları hakkında da bilgi vererek, toplam 201 kilometrelik hatta eş zamanlı altyapı ve üstyapı çalışmalarının sürdüğünün altını çizdi.
Yılmaz, gerçekleştirilen çalışmalara ilişkin özet bir değerlendirme yaparak, “Bursa–Yenişehir kesimi altyapı 2024 yılı başı itibariyle tamamlandı. Üstyapı inşaatında da çalışmalarımız hızla sürüyor. 2021 Kasım ayında ilk kazmayı vurduğumuz Yenişehir-Osmaneli kesimlerinde altyapı ve üstyapı inşaatlarında ciddi ilerlemeler kaydettik.” şeklinde ifade etti.
Projenin güncel durumunu aktaran yazar, Osmaneli-Bursa arasındaki 106 kilometrelik kesimde tünellerde yüzde 94, toprak işlerinde yüzde 88, zemin iyileştirmede yüzde 87, sanat yapılarında yüzde 83 ve hat üst yapısı işlerinde ise yüzde 42 oranında gerçekleşme sağlandığını belirtti.
Devam eden istasyon çalışmaları hakkında da bilgi veren Yılmaz, Osmaneli-Yenişehir-Yenişehir Havalimanı-Gürsu istasyonları ile Bursa Gar binası çalışmalarının sürdüğünü ve bu istasyonlarda yüzde 35 gerçekleşme sağlandığını hatırlattı. Hedef olarak 106 kilometrelik Osmaneli-Bursa arasındaki altyapı ve üstyapı çalışmalarını 2025 yıl sonu itibariyle tamamlamayı planladıklarını ifade etti.
Ancak Yılmaz, hedeflenen tarihe yetişmenin önemli olduğunu belirtirken, hızlı trenin sinyalizasyonsuz çalıştırılmasının can güvenliği açısından ciddi bir risk oluşturduğunu da vurguladı.
Yazar, Ankara’daki tren kazasını da örnek vererek, bu kazada sinyalizasyon eksikliğinin facianın baş nedeni olduğunu hatırlattı. 18 Aralık 2018’de yaşanan kazada 9 kişinin hayatını kaybettiğini, 86 kişinin ise yaralandığını belirtti.
Eski Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan’ın “Sinyalizasyon olmazsa olmaz değil” açıklamasına eleştiride bulunan Yılmaz, bu tür bir yaklaşımın sonuçlarının dramatik olabileceğini ifade etti. Ulaştırma Bakanlığı’nın Bursa-Yenişehir arasının sinyalizasyonsuz açılacağını belirtmesi karşısında duyduğu kaygıyı dile getirdi.