29 Ocak’ta Yıldırım ilçesi Esenevler Mahallesi’nde yaşanan trajik bir olay kamuoyunu derinden sarstı. Turgay Kındaç, boşanma aşamasında olduğu eşi Seher Kındaç’ın kız kardeşine “Seher’i benden alamazsınız; öldürdüm. Eve polis ve ambulans gönderin, şakam yok” şeklinde bir mesaj gönderdi. Bu mesajı alan kız kardeş, durumu çiftin oğlu Hüseyin Kındaç’a iletti. Hüseyin, eve geldiğinde annesini mutfakta kanlar içinde buldu ve hemen polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, 2 çocuk annesi olan Seher Kındaç’ın hayatını kaybettiğini tespit etti.
‘BAŞINA MERDANE İLE VURDUM’
Olayın ardından Turgay Kındaç’ın yakalanması için Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri harekete geçti. Kındaç, cinayetten bir gün sonra gözaltına alındı. Emniyetteki ifadesinde, kıskançlık nedeniyle cinayeti işlediğini itiraf etti. Olay günü sabahı eşinin başına merdane ile vurduğunu ve sonrasında boğduğunu söyledi. Ancak, neyle boğduğunu hatırlamadığını belirtti. Turgay Kındaç, emniyet ve adliye işlemlerinin ardından tutuklandı.
BANKA KARTINDAN PARA ÇEKİP, TELEFONUNU SATMIŞ
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma neticesinde hazırlanan iddianamede, Seher Kındaç’ın otopsi raporuna da yer verildi. Otopsi sonucunda, kadının merdane ile başına vurulduktan sonra boğazının iple sıkılarak öldürüldüğü, çenesinde ve boğazında kanamalı kırıkların bulunduğu anlaşıldı. Kındaç’ın ‘eşe karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi talep edildi. Ayrıca, eşi öldürdükten sonra cep telefonu ve kredi kartını alarak karttan para çekmesi ve cep telefonunu satması sebebiyle ‘nitelikli yağma’ ve ‘başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması’ gibi suçlamalarla da toplam 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
‘SEVGİMİ İSPAT ETMEK İÇİN ÇAMAŞIR SUYU İÇİP, FARE ZEHRİ YEDİM’
Turgay Kındaç’ın eşini öldürmeden önce “İple insan boğmak ne kadar sürede gerçekleşir” şeklinde Google’da arama yaptığı öğrenildi. Dava dosyasına dahil edilen cep telefonu arama kayıtları ışığında, Kındaç duruşmada ilk kez hakim karşısına çıkarak ifadesini sundu. İki oğlundan özür dileyen Kındaç, eşine duyduğu sevgi nedeniyle kıskançlık krizine girdiğini öne sürdü. Olay günü çamaşır suyu içip fare zehri yediğini ifade eden Kındaç, mutfakta tartışırkene, eşinin tahrik edici sözlerle kendisini kışkırttığını belirtti. Eşini boğduğunu ancak bunu hak etmediğini savundu.
‘ZAMANINDA ANNEMİ DEMİR SOPAYLA DÖVMÜŞ’
Kındaç’ın iki oğlu da duruşmada ifade vererek babalarının şiddet eğilimli olduğunu ve annelerine yönelik fiziksel şiddet uyguladığını aktardı. 24 yaşındaki Hüseyin Kındaç, “Babam borçlarını kapatmak için annemin kartlarını kullanıyordu. Sürekli icra geliyordu ve evin geçimine katkı sağlamıyordu. Zamanında annemi demir sopayla dövmüş, annem bunu bize sonradan anlatmıştı” ifadelerini kullandı.
Çiftin küçük oğlu Hürcan Kındakiç ise annesinin M. ile olan ilişkisini duyduğunu belirterek, “Babama kartlarımı vermediği için annem telefonunu benden saklardı. Onun üzerinde harcama yapılmasını istemezdi. Annem, o kişinin anneme olan hitabını bize her zaman anlatırdı” dedi.
AVUKAT, SAVUNMA İÇİN EK SÜRE İSTEDİ
Turgay Kındaç’ın her iki oğlu da babalarından şikayetçi olduklarını ifade etti. Duruşmada sanığın avukatı Hakan Gündoğdu, müvekkilinin oğullarının salonda bulunması ve davanın hassasiyeti nedeniyle savunma yapmayacaklarını dile getirdi. Savunma için yazılı ek süre talep eden avukat, duruşmada yeterli bilgi elde etmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme heyeti, ek süre talebini kabul ederek sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi ve duruşmayı erteledi.