Bursa’nın Yenişehir ilçesinde 23 Eylül tarihinde yaşanan trajik bir olay, öğretmen pilot Ünal Aster ile pilot adayı Emir Gülal Nalcı’nın yanı sıra, bölgede meydana gelen diğer havacılık kazalarını yeniden gündeme taşıdı. Fenix Havacılık’a ait TC-UDI kuyruk numaralı eğitim uçağı, kalkışın ardından kısa bir süre içinde pistin yanındaki boş bir araziye düştü. Fakat bu üzücü kazanın ardından, son üç yılda yaşanan toplamda altı uçak kazasında, 6 kişinin hayatını kaybetmesi, Bursa’nın havacılık geçmişini sorgulamaya açtı. Uçuş sevdalıları, Bursa’da bulunan 10 uçuş okuluyla birlikte, sivil havacılık faaliyetine yönelik eğitim almakta ve bu durum kente gelen eğitim taleplerini artırmaktadır.
‘SEKTÖR 3 YIL İÇİNDE YÜZDE 300 BÜYÜDÜ’
Sivil havacılık sektöründeki büyümenin son üç yıl içinde yüzde 300 oranında gerçekleştiğini belirten öğretmen pilot Fevzi Ak, yaşanan kazaların abartılmaması gerektiği konusunda uyarıda bulundu. Ak, “Uçuş sayıları ve pilot ihtiyacı arttıkça, kaçınılmaz olarak bu tip olaylar yaşanacaktır. Ne kadar önlem alırsanız alın, risk tamamen ortadan kaldırılamaz. Kısa bir süre önce, Yunuseli Havaalanı’nda herhangi bir uçuş gerçekleşmiyordu. Bu havaalanı 20 yıl boyunca kapalı kaldı. O dönemde havacılık faaliyetinin olmaması, doğal olarak kaza riskini de düşürmüştü. Ancak günümüzde, sektörün bu kadar hızlı büyümesi, yeni riskleri beraberinde getiriyor.” ifadelerini kullandı.
‘FAALİYETİN OLDUĞU YERDE HATA DA OLABİLİR’
Bursa’daki uçuş faaliyetlerinin yoğunluğu nedeniyle 6 kazanın meydana geldiğini belirten Fevzi Ak, “Önceleri yalnızca Yenişehir Havaalanı’nda tek bir uçuş okulu vardı, ancak şimdi burada 5-6 okul faaliyet göstermekte. Yunuseli Havaalanı’nın açılmasıyla birlikte, buraya da yeni okullar kuruldu. Dolayısıyla, hem Yenişehir’de hem de Yunuseli’nde toplamda 100 civarı uçak bulunmakta. Türkiye’deki uçuşları belirli noktalara yönlendirdiğinizde, Bursa’nın bu noktada ön plana çıkması oldukça doğal. O yüzden daha az uçuş olan yerlerde kaza riski de azalıyor. Hedefimiz, eğitimlerimizle bu hataların sonuçlarını en az düzeye indirmektir.” şeklinde konuştu.
‘UÇUŞ YOĞUNLUĞUNUN YÜZDE 80’İ BURSA’DA
Bursa’daki uçuş okullarına ait hangarların sayısının artması ve Türkiye’deki uçuş yoğunluğunun yüzde 80’inin burada gerçekleştiğine dikkat çeken Ak, “Türkiye, 85 milyonluk bir nüfusa sahip. Ancak, uçuş faaliyetleri belirli yerlerde yoğunlaşmış durumda. Yeni havaalanları açıldıkça, havacılık daha güvenilir hale gelecek. Eğer hem Yenişehir hem de Yunuseli gibi noktaların sayısını artırırsak, kaza riskini önemli ölçüde azaltmış oluruz.” dedi.
‘HER KÜÇÜK UÇAK DÜŞER DİYE BİR ŞEY YOK’
Öğretmen pilot Ünal Aster ve pilot adayı Emir Gülal Nalcı’nın deneyimli pilotlar olduğunu vurgulayan Ak, küçük uçakların düşme ihtimalinin abartıldığını dile getirdi. “Uçak sayısı ve eğitim süreleri arttıkça, hataların yaşanma olasılığı da artmaktadır. Ancak, ‘her küçük uçak düşer’ gibi bir algı yanlıştır. Kaza sırasında uçarak atlama tecrübeleri olan pilotlarımız, lisanslı ve eğitimli kişilerdir.” değerlendirmesinde bulundu.
‘KESİNLİKLE HAVA DAHA GÜVENLİ’
Hava ulaşımının kara yolundan daha güvenli olduğunu ifade eden Ak, “Karayolu seyahatlerinde birçok riskle karşılaşabilirsiniz. Ancak hava seyahatinde bu riskler daha düşüktür. Uçaklar süzülebilir ve motor durması gibi durumlar, her zaman bir tehlike oluşturmaz. Hava, kara yollarına kıyasla daha güvenli bir ulaşım şeklidir.” şeklinde konuştu.