Aydın, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Küçük ölçekli esnafın işyerlerini kapattığına dair daha önceki yorumlarımıza ek olarak, otomotiv sanayisinin merkezi olan Bursa’da büyük üretim tesisi sahiplerinin de vardiya sayılarını azalttığını öğrendik.
Bursa, aynı zamanda bir otomotiv kentidir. Şehirde üç büyük otomobil fabrikası bulunmaktadır.
17 sanayi bölgesi bulunmakta. Bu bölgelerden 14’ü karma, üçü ise ihtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) olarak faaliyet göstermektedir.
Avrupa ve dünya pazarına her yıl on binlerce motorlu araç ihraç etmekteyiz.
Fabrikalarımızdan biri olan TOFAŞ, üretim faaliyetlerinde tek vardiyaya geçiş yapmış durumda. Çalışanların bir hafta izin, bir hafta üretim düzeninde çalıştığı bilgisi edindik. Öte yandan, Türkiye’nin yerli ve milli otomobil girişimi olan TOGG’un da tek vardiya ile çalıştığı söyleniyor. Gemlik ilçesindeki üretim tesisi, stoklarını eritebilmek amacıyla, 12 ay süresince sıfır faizli 700 bin liralık krediyle araç satışı gerçekleştiriyor.
Tüm bu gelişmeler, ülke ekonomisinin mevcut durumunun iç açıcı olmadığını göstermekte midir?
Bugün iktidar partisi, ilçelerdeki kongre çalışmalarına odaklanmış durumda.
Geçtiğimiz hafta ilçe delege seçimleri tamamlanmışken, şimdi partinin gündeminde ekonomi değil, yeni kongreler var. Parti içinde yeni il ve ilçe başkanları kimler olacak, bunun tartışmaları sürüyor. Ancak ülkenin önünde yeni bir ekonomik kriz riski olduğu unutulmamalıdır.
Türkiye buluşmalarında bu tablo görülmüş müdür?
AK Parti, son haftalarda ülke genelinde milletvekilleri ve kurmaylarını sahaya göndererek halkın durumunu inceledi.
Gelen ekipler, çarşı, pazar ve esnafı ziyaret edip, STK yöneticileriyle bir araya geldiler.
Bursa’da yaşanan işyeri kapanmaları ve fabrikalardaki vardiya indirimlerinin, Türkiye buluşmaları için kente gelen AK Partililer tarafından fark edilip, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a rapor edilmiş olma ihtimali nedir?
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası, ‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür’ mottosunu son derece etkili buluyoruz. Gerçekten de Bursa, Türkiye ekonomisinin lokomotif şehirlerinden biridir.
Biz de ifade ediyoruz ki, eğer Bursa ekonomik olarak sorunlar yaşarsa, Türkiye’nin de sarsıntı geçirmesi kaçınılmazdır.
Türkiye’nin kaynaklarının büyük bölümünün 6 Şubat tarihli depremler sonrası 11 ilimizin yeniden inşası için harcandığını biliyoruz. Ancak, üretim kentleri, esnaf, çiftçi ve tarım sektörlerindeki sıkıntılar derinleşirse, ülke genelinde vergi toplamak da zorlaşacaktır.
Amacımız, ekonomik kriz alarmı vermek değil; umarız sokaklarda ve caddelerde gözlemlediğimiz ile duyduklarımız, iktidar partisinin Bursalı yöneticileri tarafından da dikkate alınıyordur.