Diyarbakır’da, boğularak öldürüldüğü ortaya çıkan 8 yaşındaki Narin Güran’ın katilleri aranırken günlerdir bu konu televizyon yayınlarında da işleniyor. Bu konularda akla ilk gelen isimlerden Müge Anlı ise ilk başta yayın yasağı olduğu için konuyu programına taşımamış daha sonra ise bu konuda sessizliğini korumuştu.
Ancak Müge Anlı yapılan yorumlardan rahatsız oldu. Canlı yayında konuşan Anlı şunları söyledi:
“Geçen gün özellikle bu küçük Narin ile ilgili yapılan haberlere ‘Müge Anlı yayıncılığı’ deniyor Müge Anlı yayınlarının yanından bile geçmeyecek bu yayınlara ‘Müge Anlı yayıncılığı’ diyenleri esefle kınıyorum. Ben yayınımı yaparım nokta vuruşumu yaparım sonra tutuklanır tutuklanmaz, orası beni ilgilendirmez ben gazeteciyim ben olayı dağıtmam. Ben bir konuyu alıp da aylarca yıllarca götürmem. Benim işim o konuyu çözmek sonrası işin adli süreci. “O yüzden herkes konuşmalarına çok dikkat etsin, Narin konusunu işlemememin sebebi bu” diyen Müge Anlı hakkında konuşan herkese deyimi yerindeyse ayar verdi.
“ALTINDAN KALKAMAZSINIZ”
Müge Anlı şunları söyleyerek dikkat çekti:
“Halen bu konular konuşulurken adımın geçmesini esefle kınıyorum ben özellikle bu konulara girmedim. Yayına girerken yayın yasağı vardı, bana çık yayında konuş dediler. Bilmediğim, işlemediğim, muhabir göndermediğim gözüne bakıp konuşmadığım insan grubuyla ilgili nasıl yorumda bulunabilirim? Ben araştırıyorum, okuyorum, çalışıyorum. İnsan çalıştığı şey hakkında yorum yapar. Yoksa uzaktan at kafadan bilgi yarışması. Benim adımı kimse bu işlere katmasın katanları da tek tek isimleriyle cevap veririm altından kalkamazsınız. Ben özellikle işlemedim…
Diyarbakır’da, boğularak hayatını kaybeden 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetinin aydınlatılması için yapılan çalışmalar sürerken, bu trajik olay medyada geniş yankı buldu. Televizyon programlarında muhalefetin konusu haline gelen cinayet ile ilgili ilk akla gelen isimlerden biri olan Müge Anlı, başlangıçta olayla ilgili yayın yasağı bulunduğu için durumu programında ele almamıştı. Ancak zamanla bu konudaki sessizliğini korumayı tercih etti.
Müge Anlı, yaptığı açıklamalarla bazı yorumlardan rahatsız olduğunu dile getirdi. Canlı yayın sırasında yaptığı konuşmada, “İlgili olan küçük Narin ile alakalı haberlerde ‘Müge Anlı yayıncılığı’ ifadesinin kullanılmasına karşıyım” dedi. Bu tür yayınların onun programlarıyla uzaktan yakından ilişkisinin bulunmadığını vurgulayan Anlı, eleştirileri sert bir dille yanıtladı.
Anlı, “Ben yayınımı yaparım, nokta vuruşumu yaparım, sonrasında tutuklanıp tutuklanmam, bu benim için önemli değil. Ben gazeteciyim ve olayı dağıtmaktan kaçınırım. Bir konuyu alıp da aylarca, yıllarca taşımam. Benim görevim o konuyu çözmek, ardından adli süreçle ilgilenmektir” ifadelerini kullandı. Bu sözleriyle, konu hakkında yapılan yorumlara özellikle dikkat edilmesi gerektiğine işaret etti.
Programında adının anılmasından duyduğu rahatsızlığı yineleyen Anlı, derin bir vurgu yaparak, “Bu tür konuları konuşurken benim adımın geçmesini kesinlikle kabul etmiyorum. Yayına çıkmadan önce yayın yasağı vardı. Bilmediğim, işlemediğim konular hakkında nasıl yorum yapabilirim? Gözümle gördüğüm, muhabir göndermediğim bir grup insan hakkında kesinlikle bir değerlendirme yapamam” dedi.
Bunun yanı sıra, konunun üzerinde titizlikle çalıştığını, araştırdığını ve okuduğunu belirterek, “Ben çalıştığım konular üzerinden yorum yaparım, aksi takdirde konu hakkında derin bir bilgisizlik ortaya çıkar. Bu iş, sadece bir bilgi yarışması gibi olamaz. Kimse beni bu tür meselelerle ilişkilendirmesin” ifadeleriyle sözlerine devam etti.
Anlı, kendisinin bu konuya girmemiş olmasının altını çizerken, “Beni bu tür suçlamalara maruz bırakanları isimleriyle tek başıma yargılarım, altından kalkamazsınız” şeklinde bir uyarıda bulundu.